Translation of "Caballos" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Caballos" in a sentence and their turkish translations:

- Crías caballos árabes, ¿verdad?
- Criais caballos árabes, ¿verdad?
- Usted cría caballos árabes, ¿verdad?
- Ustedes crían caballos árabes, ¿verdad?

Sen Arap atları yetiştiriyorsun, değil mi?

- ¿Te gustan los caballos?
- ¿Le gustan los caballos?

Atları sever misin?

- ¿Cuántos caballos posee Tomás?
- ¿Cuántos caballos tiene Tomás?

- Tom'un kaç tane atı var?
- Tom'un kaç atı var?

Crecí entre caballos.

Atlarla büyüdüm.

- Tom adora los caballos.
- A Tom le encantan los caballos.
- A Tom le gustan los caballos.

Tom atları sever.

Los caballos son animales.

Atlar hayvandır.

Me encantan los caballos.

Atları severim.

Los caballos corren rápido.

Atlar hızlı koşar.

Tom cría caballos árabes.

Tom Arap atları yetiştirir.

Los caballos comen hierba.

- Atlar ot yer.
- Atlar çimenleri yer.

Estos son lindos caballos.

Bunlar güzel atlar.

¿Dónde están los caballos?

Atlar nerede?

Quiero ver los caballos.

Atları görmek istiyorum.

Me gustan los caballos.

Atları severim.

¿Le gustan los caballos?

Onlardan kim hoşlanır?

¿Éstos son tus caballos?

Bunlar senin atların mı?

¿Qué comen los caballos?

Atlar ne yer?

Esos caballos son tuyos.

O atlar senin.

Todos los caballos son animales, pero no todos los animales son caballos.

- Bütün atlar hayvandır ama bütün hayvanlar at değildir.
- Tüm atlar hayvandır ama tüm hayvanlar at değildir.

Él cría caballos y ganado.

O at ve sığır yetiştiriyor.

No sé nada de caballos.

Atlar hakkında bir şey bilmiyorum.

Yo cuidaré a los caballos.

Atlara bakacağım.

Los caballos son animales peligrosos.

Atlar tehlikeli hayvanlardır.

Estos caballos son de Tom.

Bu atlar Tom'un.

Ellos robaron caballos y ganado.

Onlar atları ve sığırları çaldı.

Él cría vacas y caballos.

O, sığır ve atları besler.

- Los caballos son distintos de los asnos.
- Los caballos son diferentes a los burros.

Atlar eşeklerden farklıdır.

El plural de caballo es caballos.

Atın çoğulu atlardır.

El heno es para los caballos.

Saman atlar içindir.

Todas las niñas aman los caballos.

Bütün kızlar atları sever.

Los caballos son animales muy sensibles.

Atlar çok hisli hayvanlardır.

A Tom le gustaban los caballos.

Tom atları seviyordu.

Me gustan las carreras de caballos.

Ben at yarışlarını severim.

Compró dos caballos en la feria.

O, fuarda iki at satın aldı.

Los caballos están en la granja.

Atlar çiftlikte.

Cuidamos a los caballos por turnos.

Atlarımıza nöbetleşe baktık.

Tom llevó los caballos al establo.

Tom atları ahıra götürdü.

En esa carrera sólo compitieron cuatro caballos.

Sadece dört at yarışta yarıştı.

Él intercambió su vaca por dos caballos.

İneğini iki atla değiştirdi.

Ayer se murió uno de mis caballos.

Atlarımdan biri dün öldü.

A la niña le gustan los caballos.

Kız atları seviyor.

Los caballos son distintos de los asnos.

Atlar, eşeklerden farklıdır.

Los caballos dejaron un rastro muy visible.

Atlar oldukça belirgin izler bıraktılar.

Si los deseos fueran caballos, los mendigos podrían cabalgar.

Dilekler at olsaydı dilenciler sürebilirdi.

Me pregunto cuántos caballos murieron en la Guerra Civil.

İç Savaş sırasında kaç tane atın öldüğünü merak ediyorum.

El coche de Tom tiene 100 caballos de fuerza.

Tom'un arabasının 100 beygir gücü var.

Los perros, los gatos y los caballos son animales.

Köpekler, kediler ve atlar hayvandırlar.

Los caballos agotados y hambrientos del ejército, murieron en masa.

Ordunun aşırı çalıştırılan,aç atlarında toplu ölümler başladı.

A él le gustan todos los animales menos los caballos.

Atlar hariç tüm hayvanları sever.

Mi padre tiene un rancho y cría ganado y caballos.

Babamın bir çiftliği ve cins sığırları ve atları var.

La marcha incesante rápidamente comenzó a fatigar a hombres y caballos.

Dinlenmeden yürüme kısa sürede etkisini göstermeye başlamıştı.

Al día siguiente, el hijo del granjero monta uno de los caballos salvajes,

Ertesi gün, çiftçinin oğlu yabani atlardan birine biner,

En ninguna parte salen los establos y las entradas para el cuidado de los caballos.

Hiçbir yerde ahır ve at bakım bileti çıkıyor.

Estas armas, si bien poco precisas, eran muy efectivas para asustar a los caballos mongoles, desorganizando

Bu silahlar ne kadar isabetsiz olsalarda Moğol atlarına karşı onları korkutup ilerleyişlerini yavaşlatmakta

Mataron a cuatro caballos bajo sus órdenes y dirigió personalmente el último y condenado ataque de

Altında dört atı öldürüldü ve şahsen İmparatorluk Muhafızlarının

Los caballos son más grande que los perros, pero los gatos son más pequeños que los perros.

Atlar köpeklerden büyüktür ama kediler köpeklerden küçüktür.

Y ahora, los hombres mostraban signos de escorbuto y caballos de sarna, ambos causados ​​por deficiencia de vitaminas.

Ve şimdiye kadar, askerler ve atlar -ikisi de vitamin eksikliğinden kaynaklanan- iskörbüt ve uyuz belirtileri gösterdi.

El nivel de arsénico encontrado en el estómago de Sami, era suficiente como para matar a 4 caballos.

Sami'nin karnında bulunan arsenik seviyesi 4 atı öldürecek kadardı.

- Eso sería poner el carro delante de los caballos.
- Sería como poner el carro delante de los bueyes.

Bu, işi tersinden yapmak olurdu.