Translation of "Apagó" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Apagó" in a sentence and their turkish translations:

- Ella apagó la luz.
- Él apagó la luz.
- Apagó las luces.

O, ışığı kapattı.

- Apagó las luces.
- Ella apagó las luces.

O, ışıkları kapattı.

Tom apagó la llave.

Tom musluğu kapattı.

Tom apagó la televisión.

Tom TV'yi kapattı.

Tom apagó su cigarrillo.

Tom sigarasını söndürdü.

¿Quién apagó la luz?

- Işığı kim kapattı?
- Işığı kim söndürdü?

Tom apagó la voz.

Tom sesini alçalttı.

Ella apagó la radio.

O radyoyu kapadı.

Ella apagó la luz.

O ışığı açtı.

Tom apagó el computador.

Tom bilgisayarı kapattı.

Tom apagó la radio.

Tom radyoyu kapattı.

Tom apagó el motor.

Tom motoru kapattı.

Él apagó el fuego.

O, yangını söndürdü.

Tomás apagó la lámpara.

Tom lambayı söndürdü.

Tom apagó el fuego.

Tom ateşi söndürdü.

Tom apagó la linterna.

Tom el fenerini kapadı.

Tom apagó la música.

Tom müziği kapattı.

Tom apagó la luz.

Tom ışığı kapattı.

Tom apagó la alarma.

Tom alarmı kapattı.

Tomás apagó la luz.

Tom ışığı söndürdü.

Tom apagó las luces.

Tom ışıkları kapattı.

El fuego se apagó solo.

Yangın kendiliğinden söndü.

La vela se apagó sola.

- Mum kendiliğinden söndü.
- Mum kendi kendine söndü.

Tom no apagó las luces.

Tom ışıkları kapatmadı.

El bombero apagó el fuego rápidamente.

İtfaiyeci yangını kısa sürede söndürdü.

De repente la luz se apagó.

Işık aniden söndü.

- Él apagó la luz y se acostó.
- Él apagó la luz y se fue a dormir.

Işığı kapattı ve yatmaya gitti.

Apagó la tele y empezó a estudiar.

TV'yi kapattı ve ders çalışmaya başladı.

Al salir del cuarto, apagó la luz.

O, odayı terk ederken ışığı kapattı.

Tom apagó el motor y las luces.

Tom motoru kapattı ve farları kapattı.

Tom fue el que apagó las luces.

Işıkları kapatan kişi Tom'du.

Él apagó la luz y se acostó.

Işığı kapattı ve yatmaya gitti.

Cuando sopló el viento, la vela se apagó.

Rüzgar estiği an mum sönüverdi.

Ella apagó todas las luces a las diez.

Saat onda bütün ışıkları kapadı.

Él apagó todas las luces a las once.

O, saat on birde bütün ışıkları kapattı.

Tom apagó la luz y se fue a dormir.

Tom lambayı kapattı ve uyumaya gitti.

Tom apagó el motor pero dejó las luces encendidas.

Tom motoru kapattı ama farları açık bıraktı.

Se me apagó el cigarro. ¿Quiere usted darme lumbre?

Benim purom bitti. Bana bir tane yakar mısın?

- Se fue la luz.
- La luz se apagó sola.

Işık kendiliğinden söndü.

Se apagó la luz y nos quedamos en la oscuridad.

Işık söndü ve biz karanlıkta kaldık.

La vela se hacía más y más corta, hasta que se apagó.

Sonunda sönünceye kadar, mum gittikçe küçüldü

Tom entró a la cochera, apagó el motor y luego se bajó del auto.

Tom garaja girdi, motoru kapattı ve arabadan indi.