Examples of using "цепь" in a sentence and their turkish translations:
zincir attı bekleyin zincir attı
Eski bir madenci zincirine benziyor.
zincirimizi kendimiz yağlardık
George köpeğine bir zincir taktı.
Hayat sadece bir rastlantı dizisidir.
Hayatım tam bir talihsizlikler zinciri.
körfezin besin zinciri değişti.
Tom bisiklet zincirini yağladı.
Bu zincirin gerginliğe dayanacağını sanmıyorum.
Bir zincir birçok bağlantıdan oluşur.
Benim hayatım tam bir talihsizlikler zinciri.
Bu da TRAPPIST-1'in rezonant bir zincir olması.
Bir zincir en zayıf halkasından daha güçlü değildir..
- Zincir en zayıf halkasından daha güçlü değildir.
- Zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür.
- Bir zincir ancak en zayıf halkası kadar kuvvetlidir.
- Zincir en zayıf halkası kadar sağlamdır.
- Halkanın biri kopuksa, tüm zincir kopuktur.
- Tesbih bir yerinden koparsa tüm taneleri dökülür.