Examples of using "существо" in a sentence and their turkish translations:
Ejderha hayali bir yaratıktır.
İnsan mantıklı bir varlıktır.
Bir fare çekingen bir yaratıktır.
İnsan sosyal bir varlıktır.
Tazmanya canavarı bir doğaüstü yaratık mı?
erken evrimleşmiş bir canlıdır bu yarasalar
dünyadaki hemen hemen her canlı
çok garip yaratık bu karıncalar
Her duyarlı yaratık şefkati hak ediyor.
Bunu gerçekten hissedebiliyordum. O büyük yaratığı.
O bir canlı, dolayısıyla doğal olarak sıçıyor da.
canlılar arasında ekolojiyi bozan tek canlı ise
madem imkansız karınca yiyen diye bir yaratık var
Biyolojik bir varlık olarak insan hayvan dünyasına aittir.
İskandinavya'nın çam ormanlarında neredeyse doğaüstü güçlere sahip bir yaratık yaşar.
Su olmadan hiçbir yaratık yaşayamaz.
Hiçbir yaratık uzayda yaşayamaz.
Dünya'daki her yaratığın geceden sağ çıkmanın bir yolunu bulması gerekir. GÜN BATIMINDAN ŞAFAĞA
Bir şekilde önündeki şeyin tehlikeli olmadığını fark ediyor,
RAB insanlardan evcil hayvanlara, sürüngenlerden kuşlara dek bütün canlıları yok etti, yeryüzündeki her şey silinip gitti. Yalnız Nuh'la gemidekiler kaldı.
İnsan, üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurtlamaz, pulluğu çekmek için çok zayıf, tavşanları yakalamak için yeterince hızlı koşamaz.