Examples of using "села" in a sentence and their turkish translations:
O, yanıma oturdu.
Arı, çiçek üzerine indi.
O taksiye bindi.
O benim yanıma oturdu.
Oturdum.
Sanıyorum ki pil bitti.
Kelebek ele kondu.
- Pili bitti.
- Pilin şarjı bitti.
- Pil bitmiş.
Ben bir bankta oturdum.
Arabasına bindi.
O, bisikletine bindi ve uzaklaştı.
O bir sandalyeye oturdu.
Kız yanıma oturdu.
Kız yanıma oturdu.
Ai benim yanımda oturdu.
Oturdu ve bir sigara yaktı.
Büyük bir kuş pencerenin pervazına indi.
Pil bitmiş.
O, Tom ve John arasında oturdu.
Oturup düşünmeye başladım"peki neden?"
Bu yüzden yıkıldım ve orada onunla oturdum
Oturdu ve ayak ayak üstüne attı.
O, kilisede yanımda oturdu.
Bu otobüs sizi köye götürecek.
O, otobüste onun yanına oturdu.
Yanlış otobüse binmiş olmalı.
Oturup sigara içti.
O onun yanına oturdu ve sessizce dinledi.
O ata bindi.
O, onun yanına oturdu ve sessizce dinledi.
Parlak kırmızı bir uğur böceği, parmağımın ucuna indi.
Yeni bir diyete başladım.
O diyete başladığından beri çok zayıfladı.
Onun yanına oturdum.
Telefonumun şarjı bitti.
Tom, Meryem'i John'un arabasına binerken gördüğünü söyledi.
Onun yanında oturdum.
Köyün merkezinde bir bayrak var.
Onun yanına oturdu.
Otobüse binmeyi tercih ederim.
- Bu kahrolası köyde yaşayan köylülerin çoğunluğu ne okuyabiliyor ne de yazabiliyor.
- Bu kasvetli köyde yaşayan köylülerin çoğunluğu ne okuyabiliyor ne de yazabiliyor.
Tom yeni gömleğini yıkadığında çekti ve şimdi uymuyor.
Bisikletime binip yola çıktım.
Teknem bir kum yığını üstünde karaya oturdu.
Gözleri kapalı olarak onun yanına oturdu.
Tom Mary'nin oturması için el ile işaret etti.
Onun arabaya bindiğini gördüm.
Arabaya binmeni istiyorum.
Bu otobüse nerede bindin?
O, arabasına geri bindi.