Examples of using "прыгать" in a sentence and their turkish translations:
İşte gidiyoruz.
Yatakta zıplamayı kes.
Zıplayabilirim.
O yüksek sıçrayabilir.
Yatağa atlamaktan vazgeç.
Tom'un yatağa atlamasına izin verme.
Pekâlâ, bunun için hazırlanalım. Atlamak için hazır olun.
Resmen uçuyorsun.
İp atlayabilir misin?
Atlayacak mıyız? Yoksa inecek miyiz?
Kızım ip atlamayı sever.
Polis onu köprüden atlamaması için ikna etti.
Hiç kimse havuza atlayacak ilk kişi olmak istemiyor.
Soğuk suya atlamak istemedim.
Denize atlayamam. Nasıl yüzeceğimi bilmiyorum.
Kız çatıdan aşağıya atlamaya korkuyordu.
Hareket eden bir trenden atlamak tehlikelidir.
Atlamana izin vermeyeceğim.