Examples of using "пикники" in a sentence and their turkish translations:
bir düğüne, konferansa ya da okula dönüş pikniğine giderdim
Biz piknikleri seviyoruz.
Biz pikniği çok severiz.
Pikniği severim.
Biz piknikleri gerçekten çok severiz.
Biz pikniklere gitmeyi severiz.
Onlar sık sık bisikletle pikniğe giderler.