Examples of using "вознаграждения" in a sentence and their turkish translations:
- Ödüllendirilmeyi hak ediyorum.
- Ödüllendirilmeye layığım.
Her çaba ödülü hak ediyor.
Tom bunun için bir ödülü hak ediyor.
Beynimizin önemli bir bölümü ödül beklentisi işine ayrılmıştır:
risk almada iyi olabilirlerdi.
Her çaba ödülü hak ediyor.
Ona bir ödül olarak altın bir saat verildi.