Examples of using "Поставь" in a sentence and their turkish translations:
Beni yere indir, Tom.
Çaydanlığı açın.
Yumurtaları buzdolabına koy.
Merdiveni duvara doğru koy.
Süpürgeyi dolaba koy.
Onu oraya koy, buraya değil.
Onu yere koy, Tom.
Kutuyu yere koy.
Şapkanızı önünüze alın
Tom, kaseyi mikrodalgaya koy.
- Kitapları kitaplığa koyun.
- Kitapları kitap dolabına koy.
Tarayıcının küçük bir köşesinde arama motoru koydu
Kitapları rafa geri koyun.
Kutuyu mutfaktaki masanın üzerine koy.
Onu yerine koy.
Onu yere koy.
Ayakkabıların ıslak. Onları ateşin yakınına koyun.
Onu oraya koy.
Arabayı garaja koyun.
Unu rafın üstüne koy.
"Ne tür müzik dinlemek istersin?" "Romantik bir şey koy."
Oyunu durdur.
Biraz müzik açın.
Onu yere koy.
Biraz müzik açın.
O kutuyu buraya koy.
- Lütfen VCR'a bir kaset koy ve kayıt butonuna bas.
- Lütfen video kaydediciye bir kaset yerleştirin ve kayıt düğmesine basın.
- Lütfen video kaydediciye bir kaset yerleştirip kayıt butonuna basın.
Lütfen bunu mikrodalga fırına koy.
Kendini benim yerime koy.
- Kendini Tom'un yerine koy.
- Bir de Tom'un penceresinden bak.
Lütfen onu tekrar yerine koy.
Sadece kendini benim yerime koy.
Lütfen kendini benim yerime koy.
Domates salatasını buzdolabına koy.
Termometreyi kolunuzun altına koyun.
Onu yere koy.
- Onu yere bırak, lütfen.
- Onu yere koy lütfen.
- Lütfen, bu kelimeden sonra bir virgül ekle.
- Lütfen, bu kelimeden sonra bir virgül koy.
Lütfen çantanızı koltuğunuzun altına koyunuz.
Kutuyu buraya koy.
Onu masama koy.
Olduğu yere geri koy.
Masanın üzerine koy.
Onu hemen şuraya koy.
Bunu oraya koy!
Sadece onu buraya koy.
Çantanı bagaja koy.
Onları masanın üzerine koy.
Onu geri koy.
- Onu masaya bırak.
- Onu masanın üzerine bırak.
- Masanın üzerine koy.
Lütfen onu masanın üstüne koy.
Rafa koy.