Examples of using "Наоко" in a sentence and their turkish translations:
Naoko hızlı bir koşucudur.
- Naoko bir yüzücü.
- Naoko yüzücüdür.
Naoko yüzer.
Naoko yüzmede iyidir.
Naoko hızlı çalışabilir.
Sadece Naoko kahve içer.
Bu mektup dün gece Naoko tarafından yazıldı.
Naoko beyaz sarayda yaşıyor.
Bu öğleden sonra Naoka'yla oynayacağım.