Examples of using "Extinção" in a sentence and their turkish translations:
- Bu konuşma dili yakında yeryüzünden silinme tehlikesiyle karşı karşıya olan bir dildir.
- Dünyada yakın bir zaman içerisinde bu dili konuşan hiç kimse kalmayabilir.
Bir sürü nesli tükenmekte olan türler var.
Bu hayvanlar yok olmanın eşiğindedirler.
Kaç tane dil ölme tehlikesinde?
Filler nesli tükenmekte olan bir türdür.
- Birçok köpekbalığı türü yok olma tehdidi altındadır.
- Birçok köpek balığı türü yok olma ile tehdit ediliyor.
- Bazı vahşi hayvanlar yok olma eşiğinde.
- Bazı vahşi hayvanlar tükenme eşiğinde.
Dinozorların tükenmesinden büyük bir asteroid sorumluydu.
Onların dillerini yok olmaktan kurtarmak için yerli Amerikalılara yardım etmek istiyorum.
Gergedanın üç türü ciddi olarak tehlike altında.
Yani soyları tükenmeye doğru giderken ölen her orangutanın başına gelenler
Kaplan, gergedan ve karıncayiyen gibi nesli tükenmekte olan hayvanlar Çin'e kaçak yollardan sokuldu.