Translation of "Abriu" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Abriu" in a sentence and their turkish translations:

- A porta abriu-se.
- A porta abriu.

Kapı açıldı.

- A janela abriu-se.
- A janela abriu.

Pencere açıktı.

- Tom abriu o refrigerador.
- O Tom abriu a geladeira.

Tom buzdolabını açtı.

- Abriu o porta-malas.
- Ele abriu o porta-malas.

O bagajı patlattı.

Ela abriu sua loja.

Mağazasını açtı.Bitmedi...

Tom abriu a torneira.

Tom musluğu açtı.

Tom abriu as cortinas.

Tom perdeleri açtı.

Tom abriu uma janela.

Tom bir pencere açtı.

Tom abriu o cofre.

Tom kasayı açtı.

Tom abriu o portão.

Tom kapıyı açtı.

Tom abriu a porta.

Tom kapıyı açtı.

Tom abriu sua mala.

Tom bavulunu açtı.

Ela abriu os olhos.

- Gözlerini açtı.
- Gözünü açtı.

Alguém abriu a janela.

Birisi pencereyi açtı.

Tom abriu a janela.

Tom pencereyi açtı.

Você abriu a caixa?

Kutuyu açtın mı?

Ele abriu a porta.

O, kapıyı açtı.

Tom abriu a gaveta.

Tom çekmeceyi açtı.

Alguém abriu a porta.

Birisi kapıyı açtı.

Ele abriu o envelope.

O zarfı açmak için kesti.

Tom abriu as janelas.

Tom pencereleri açtı.

Tom abriu o capô.

Tom başlığı açtı.

Tom abriu o livro.

Tom kitabı açtı.

Tom abriu a cerveja.

Tom birayı açtı.

Tom abriu seu livro.

Tom kitabını açtı.

Tom abriu a tampa.

Tom kapağı açtı.

Tom abriu a caixa.

Tom kutuyu açtı.

Tom abriu a bolsa.

Tom çantayı açtı.

Ela abriu a caixa.

Kutuyu açtı.

Ela abriu a porta.

O, kapıyı açtı.

Tom abriu o envelope.

Tom zarfı açtı.

Ela abriu a boca.

Ağzını açtı.

Tom abriu o armário.

Tom dolabı açtı.

Tom abriu outra cerveja.

Tom bir bira daha açtı.

Tom abriu a boca.

Tom ağzını açtı.

Tom abriu as portas.

Tom kapıları açtı.

Tom abriu os olhos.

Tom gözlerini açtı.

Tom abriu as gaiolas.

Tom kafesleri açtı.

- Com o que você o abriu?
- Com o quê você abriu ele?

Onu ne ile açtın?

A porta se abriu lentamente.

Kapı yavaşça açıldı.

O hospital abriu mês passado.

Hastane geçen ay açıldı.

Ela abriu rapidamente a carta.

O, çabucak mektubu açtı.

Ela abriu uma nova loja.

O, yeni bir mağaza açtı.

A moça abriu a janela.

Küçük kız pencereyi açtı.

Tom cuidadosamente abriu a caixa.

Tom kutuyu dikkatle açtı.

Tom abriu bem a boca.

Tom ağzını kocaman açtı.

Tom abriu bem os olhos.

Tom gözlerini ardına kadar açtı.

O mordomo abriu a porta.

Uşak kapıyı açtı.

Tom abriu uma das garrafas.

Tom şişelerden birini açtı.

Tom não abriu a porta.

Tom kapıyı açmadı.

Tom abriu a porta lentamente.

Tom kapıyı yavaşça açtı.

Você abriu todas as caixas?

Bütün kutuları açtın mı?

Você abriu a caixa errada.

Yanlış kutuyu açtın.

Tom abriu o laptop dele.

Tom dizüstünü açtı.

Tom abriu a bolsa dele.

Tom çantasını açtı.

O Tom abriu uma cerveja.

Tom bir bira açtı.

Tom abriu o porta-malas.

Tom bağajı açtı.

Como você abriu a caixa?

Kutuyu nasıl açtın?

Tom abriu o seu presente.

Tom hediyesini açtı.

O motorista abriu a porta.

Şoför kapıyı açtı.

Tom não abriu o envelope.

Tom zarfı açmadı.

Tom não abriu nenhuma janela.

Tom hiç pencere açmadı.

A porta se abriu sozinha.

Kapı kendisi açıldı.

Por que você abriu a caixa?

Kutuyu niçin açtın?

O espanhol lhe abriu muitas portas.

İspanyolca onun için birçok kapıyı açtı.

Tom abriu a porta e entrou.

Tom kapıyı açtı ve içeri girdi.

Tom abriu uma lata de atum.

Tom bir ton balığı kutusu açtı.

Bati, mas ninguém abriu a porta.

Kapıyı çaldım ama hiç kimse kapıyı açmadı.

Tom abriu o capô do carro.

Tom arabanın kaputunu açtı.

Tom abriu a porta da frente.

Tom ön kapıyı açtı.

Uma menina chorando abriu a porta.

Ağlayan bir kız kapıyı açtı.

Tom abriu as janelas do quarto.

Tom yatak odası pencerelerini açtı.

Tom abriu o armário da cozinha.

Tom mutfak dolabını açtı.

Tom abriu todas as três cartas.

Tom üç mektubun hepsini açtı.

Tom abriu uma garrafa de vinho.

Tom bir şişe şarap açtı.

Tom abriu uma lata de sopa.

Tom çorba kutusunu açtı.

Tom abriu a porta do carro.

Tom araba kapısını açtı.

Tom abriu o portão para Mary.

Tom, Mary için kapıyı açtı.

Tom abriu a porta de correr.

Tom sürgülü kapıyı açtı.

A porta de Tom se abriu.

Tom'un kapısı açıldı.

Tom quase abriu a porta errada.

Tom neredeyse yanlış kapıyı açıyordu.

Tom abriu a porta do escritório.

Tom ofis kapısını açtı.

Tom abriu a jaula do leão.

Tom aslanın kafesini açtı.

Tom abriu a porta dos fundos.

Tom arka kapıyı açtı.

A porta abriu e Tom entrou.

Kapı açıldı ve Tom içeri girdi.

Tom abriu a porta para Maria.

Tom, Mary için kapıyı açtı.

Tom abriu a janela da sacada.

Tom balkon penceresini açtı.

Tom abriu a caixa de pizza.

Tom pizza kutusunu açtı.

- Tom abriu seu próprio estúdio de dança.
- O Tom abriu o seu próprio estúdio de dança.
- Tom abriu o seu próprio estúdio de dança.

Tom kendi dans stüdyosunu açtı.

Ela abriu e deixou a porta aberta.

O, kapıyı iterek açtı.

Tom ainda não abriu a sua loja.

Tom mağazasını henüz açmadı.

Tom abriu a porta com um chute.

Tom kapıyı açmak için tekmeledi.

Abriu um supermercado novo em nosso bairro.

Mahallemizde yeni bir süpermarket açıldı.