Examples of using "Szczerze" in a sentence and their turkish translations:
Aslında...
Biz oldukça samimi olarak konuştuk.
O, açıkça konuşur.
Açıkçası siz hatalısınız.
Ben sizi rahatsız ettiğim için gerçekten üzgünüm.
Açıkçası, ben onu sevmiyorum.
Açıkçası, ondan hoşlanmıyorum.
Açıkça konuşmak gerekirse, o güvenilmez biri.
Dürüst olmak gerekirse benim amaçlarım da yok;
- Açıkçası o hatalıdır.
- Dürüstçe konuşmak gerekirse, o hatalıdır.
Tom o hikayeye içtenlikle inanır.
Dürüstçe konuşmak gerekirse, seninle gitmek istemiyorum.
- Açıkçası, canım, umurumda değil.
- Doğrusu, canım, vız gelir tırıs gider.
Bana yanlışlarımı gösterdiğin için sana içtenlikle teşekkür ederim.
Doğruyu söylemek gerekirse, filmi zaten gördüm.
Dürüst olmak gerekirse, biz seni yakalamak için geldik.
Açıkçası, ben fikri beğenmiyorum.
- Benim doğru konuşup konuşmadığımı anlamak için gözleri yüzümü aradı.
- Doğru söyleyip söylemediğimi anlamak için beni iyice süzdü.
Dürüst olmak zorundayım. Ben bir MRI taraması ilk yaptırdığım zaman biraz sinirliydim.
- Bu projeye kattığın çabanın farkındayım ve bunu gerçekten takdir ediyorum.
- Bu proje için sarf ettiğin çabanın farkındayım ve bunu takdir ediyorum.