Examples of using "Pełno" in a sentence and their turkish translations:
Her yerde polis vardı.
O, her zaman fikirlerle dolu.
Yapacak çok şeyimiz var.
Dal, yapraklarla doludur.
Aynı zamanda yengeçlerle dolu.
- Hoverkraftım müren dolu.
- Hoverkraftım yılanbalığı dolu.
Ortak ebeveynlik, biz bu dünyayı terk ettikten çok sonra