Examples of using "Moi" in a sentence and their turkish translations:
Ebeveynlerim boşandı.
Bunlar benim ebeveynlerim.
Arkadaşlarım genç değildir.
Ebeveynlerim öfkeliydi.
Ebeveynlerim boşandı.
Bunlar benim çocuklarım.
Ebeveynlerim öldü.
Ebeveynlerim öğretmendir.
Büyükbabalarım ve büyükannelerim ne yapıyorlar?
Arkadaşlarım benim ailemdir.
Anne ve babam Çinlidirler.
Anne babam beni anlamıyor.
Ebeveynlerim kırsalda yaşıyorlar.
Erkek kardeşlerimin her ikisi de evlidir.
Babam ve annem bir ağacın altında oturuyorlardı.
Bütün arkadaşlarım onu seviyor.
Ebeveynlerim Avustralya'da.
Arkadaşlarım çok sadık.
Müşterilerim asla şikayet etmez.
Erkek kardeşlerim ağacın altındadırlar.
Ebeveynlerim bana bir kartpostal gönderdiler.
Arkadaşlarımın hepsi bilgisayar oyunlarını sever.
Ailemin çok parası yoktu.
- Anne babam İngilizce konuşmuyor.
- Anne babam İngilizce bilmiyor.
Ailem bizim evliliğimize karşıydı.
Ailem evliliğimize karşı çıktı.
Ebeveynlerim bir doktor olmamı bekliyor.
Tom ve Mary benim kuzenlerimdir.
Ebeveynler dönmeden önce evimi temizlemek istiyorum.
Arkadaşlarım ve ben dün bir partiye gittik.
Çocuklarım artık üç yıl beş aylık
Ebeveynlerim çıkmama izin vermeyecek.
Ebeveynlerim kız kardeşimin bir yabancıyla evlenmesine karşı.
Bütün arkadaşlarım benim hoşlandığım aynı müzik türünden hoşlanırlar.
Ailemin kız kardeşimi benden daha çok sevdiğini düşünüyorum.
Ailem aptal şeyler hakkında tartışmayı sürdürüyor. Bu çok can sıkıcı!
Sorun ebeveynlerimin kabul edip etmeyecekleridir.
Sınıf arkadaşlarımın bazıları yeni internet kullanıcısıdır; onlar bilgisayar bilimleri hakkında hiçbir şey bilmiyorlar.
Arkadaşlarım her zaman benim sakin olduğumu söyler fakat ailem her zaman can sıkıcı olduğumu söyler.
Ben bir gençken, ebeveynlerim erkek çocuklarla dışarı çıkmama asla izin vermezlerdi bu yüzden her zaman üzgündüm.
Ailemin hoşlanmadığı birine aşık oldum.