Translation of "있었던" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "있었던" in a sentence and their turkish translations:

뭐, 커다란 육식동물이 있었던 게 확실하지만

Büyük avcıların daha önce orada bulunduğuna dair işaretler var.

저는 인종차별이 살짝 있었던 버지니아주, 린치버그에서

Bense Virjinya'nın Lynchburg kentinde beş yaşında,

세상을 바꿀 것이라는 믿음이 있었던 겁니다.

dünyanın gidişatını değiştireceklerdi.

큰 변화가 일어난다는 걸 알고 있었던 것이죠.

çok büyük bir değişime yol açmıştı.

제가 생각해 낼 수 있었던 말은 오직

Düşünebildiğim tek şey şuydu:

살고 있었던 다섯 살의 깡마른 흑인 아이였죠.

ırkçı sayılabilecek bir kentte cılız siyahi bir çocuktum.

이들은 본인들이 뭘 하고 있는지 알고 있었던 거죠.

Demem o ki bu insanlar ne yaptığını biliyor.

하지만 제 인생을 바꿀 수 있었던 건 사적인 시간을 할애해

Ama benim için, zamanından vazgeçip

그들의 경로에 있었던 프랑스군은 수적 열세로 인해 물러날 수밖에 없었다.

Yollarındaki sayıca fazla Fransız kuvvetleri sadece geri çekilin.

총알이 빗나갔다. 우연히 그 근처에 있었던 몇몇 사람들이 그들을 몰아내고, 나를 강에서 꺼내주었다.

ve yakınlarda olan bazı adamlarımız onları uzaklaştırdı ve bana yardım etti.

이것이 LG가 매우 적은 시간 안에 합리적인 가격의 OLED TV를 만들 수 있었던

Bu yüzden, kısa bir zamanda, makul fiyata OLED TV ekranı üretmenin