Examples of using "원하지" in a sentence and their turkish translations:
Mutlu olmak istemediğimiz
toplumun onları istemediklerini,
insanların benim adıma kötü hissetmesini istemiyorum.
Belki de daha gelişmiş ve daha düşmanca bir komşuyla
Çin, dünyanın bunu bilmesini istemiyor.
İstemedikleri şey ise, kendisinin yeterince iyi olduğunu düşünen,