Translation of "앞으로" in Turkish

0.020 sec.

Examples of using "앞으로" in a sentence and their turkish translations:

‎앞으로 치고 나갑니다

Zorla öne geçmeye çalışıyor.

계속 앞으로 나아가죠

Hadi ileri gidelim.

앞으로 한 시간 안에

Eğer çocuğumuz

사람들이 제 앞으로 옵니다.

ve akli sorunlarıyla.

하지만, 적어도 일어서서 앞으로 나아가려 한다면

Ama en azından ayağa kalkıp ilerlemeye çalışıyorsanız

앞으로 그 숫자는 늘어만 갈 겁니다.

ve gelecekte daha da çoğu göç edecek.

앞으로 튀어나와 공격할 힘이 있다는 겁니다

saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.

앞으로 튀어나와 공격할 힘이 있다는 겁니다

saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.

앞으로 필요한 모든 기술을 습득하길 원합니다.

Gelecekte ihtiyaç duyacakları tüm becerilere sahip olmak istiyorlar.

또한 앞으로 새롭게 생길 직업도 있습니다.

henüz icat edilmemiş meslekler de bunlara dâhil.

그저 앞으로 닷새간의 뉴스를 보기만 해서는

Şu anda ve önümüzdeki beş gün içinde sadece haberi almak

앞으로 살아갈 우리 세상을 아름답게 만들어 나갑시다,

Gezegensel varlığımızın sonraki evresini güzel yapmayı seçelim

슬픔을 극복하는 데에 앞으로 5년은 걸릴거라고 했습니다.

ve önümüzdeki beş yıl içerisinde üzüntü duyabileceğimizi söyledi.

앞으로 돌기요? 좋아요, 좀 아플 수도 있습니다!

Düz takla mı? Pekâlâ, bu biraz can yakabilir!

그리고 어쨌든, 앞으로 일어날 어떤 변화에 대해서도

Herhangi bir durumda, herhangi bir değişimin gerçekleşmesi için

앞으로 받을 치료가 여섯 달이 더 남은 상황이었습니다.

ve tedavinin daha altı ayı vardı.

근육을 써서 앞으로 튀어 나갈 준비가 됐다는 뜻입니다

Bunun anlamı, kaslarını kullanarak öne atılmaya hazır olduğudur.

이 귀여운 로봇은 앞으로 전진만 할 줄 압니다.

Sevimli ve ileri gidiyor, hepsi bu.

‎등을 앞으로 조금 구부린 채 ‎냄새를 뒤쫓고 있었어요

Bedeni hafifçe öne eğilmiş, kokunun izini takip ediyordu.

앞으로 마주할 것은 사막의 더위뿐만 아니라 위험한 지형들도 있으며

Sadece çölün sıcaklığıyla ya da arazinin tehlikeleriyle de değil,

앞으로 난 내가 선물을 사주고 싶을 때만 살 거라구요.

Hediye almak istediğim zaman hediye alacağım,

‎앞으로 이어질 기나긴 어둠은 ‎어미 곰의 끈기와 능력을 ‎시험할 것입니다

Anneyi bekleyen uzun karanlık, dayanıklılığını ve kabiliyetini sınayacak.

저렇게 머리를 뒤로 빼고 똬리를 틀었을 때는 앞으로 튀어나와 공격할 힘이 있다는 겁니다

Sarmal hâline gelip kafalarını öyle geriye çekmeleri, saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.

두 번째는 언제나 계속 앞으로 나아가는 겁니다 긍정적으로 전진하는 거죠 그러고 싶지 않을 때라도요

İkincisi de, sürekli ilerlemeye devam etmek. Canınız istemese bile emin bir şekilde ileriye gitmelisiniz.

근육을 써서 앞으로 튀어 나갈 준비가 됐다는 뜻입니다 아무리 빠르다고 한들 방울뱀만큼 빠를 수는 없죠

Bunun anlamı, kaslarını kullanarak öne atılmaya hazır olduğudur. Ne kadar hızlı olduğunuzu düşünseniz de bir çıngıraklı yılan kadar değilsiniz.

‎그러니 새끼들은 앞으로 ‎험난한 길을 헤쳐 가야 하죠 ‎이들 신조는 ‎짧고 굵게 살다 가는 거지만요

Önlerinde çok zor bir yol var. Ama stratejileri böyle. Hızlı yaşa, genç öl.