Examples of using "미래의" in a sentence and their turkish translations:
Ama geleceğimizin ise yüzde 100'ü onlar.
Ama biz geleceğin şehrine dönelim.
Geleceğin şehirlerini tasarlarken...
Belki de geleceğin sosyal medyası daha iyi olacaktır.
çok yıllık bitkiler yetiştirdiler.
Son olarak da kendime muhteşem bir gelecek şehrinin
Hep birlikte ihtimal tasarımlarını içeriyorlar.
Bu, bir gelecek vizyonu olabilir mi?
gelecek nesillere fayda sağlayabilecek bir işi bitirmek.
geleceğin şehrini resmetmek için çok zaman harcadım.
İşletmeler için de modaya ayak uydurup kısa zamanda kâr etmek