Translation of "‎해가" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "‎해가" in a sentence and their turkish translations:

해가 저물고 있습니다

Hava hızla kararıyor!

해가 지고 있어요

Güneş batıyor.

해가 빠른 속도로 저뭅니다

Hava hızla kararıyor!

해가 지면 지표면은 식습니다

Güneş batarken, yüzey serinliyor.

그리고 해가 지기를 기다리는 거죠

ve güneşin batmasını bekleyebiliriz.

자, 그럼 해가 움직이길 기다리죠

Pekâlâ, şimdi bırakalım da güneş işini yapsın.

‎달이 지나고 해가 갈수록 ‎돈독해졌죠

gittikçe derinleşiyor.

오늘 같은 낮에는 해가 안 보이죠

Hem de böyle bir günde güneş de olmaz.

피난처로 적절합니다 해가 완전히 지길 기다리죠

ve artık buraya sığınıp güneşin tam olarak batmasını bekleyebiliriz.

‎해가 지고 나면 ‎새로운 위험이 찾아옵니다

...ama kararan hava yeni tehditler demek.

해가 보이면 어디로 움직이는지 볼 수 있지만

Güneşi görebilseydim gittiği yönü de görürdüm

‎해가 지고 ‎물개의 주식인 물고기가 ‎수면으로 올라옵니다

Güneş batıyor. Fokların avladığı balıklar derinlerden yukarı çıkıyor.

야밤의 스토커인 녀석은 해가 지고 나서야 움직이기 시작합니다

Bir gece avcısı olan ölümcül engerek, en büyük tahribatı güneş battıktan sonra yapıyor.

해가 지기 전에 데이나를 찾긴 어려울 것 같네요

Dana'yı geceden önce bulacak gibi görünmüyoruz.

해가 뜨기 전에 암벽 밑 바닥쪽으로 이동을 했습니다.

ve duvarın dibine güneş doğmadan vardım.

‎곧 몇 달 동안 ‎해가 뜨지 않게 됩니다

Yakında güneş aylarca yükselmeyecek.

‎해가 뜨면 다른 포식자들이 ‎다 보게 될 테니까요

Sabah olunca tüm avcılar onları görebilir.

‎10월 이후 한 번도 ‎해가 뜨지 않고 있죠

Ekimden beri güneş çıkmamış.

‎해가 진 후를 탐사함으로써 ‎새로운 습성도 밝혀내고 있죠

Karanlıkta keşfe çıkarak... ...yeni davranışlar da ortaya çıkarıyoruz.

‎정글의 밤은 무더워서 ‎해가 지고도 활동할 수 있죠

Ama sıcak yağmur ormanı geceleri sayesinde karanlıkta da iş görebiliyor.

‎어미 퓨마와 새끼 네 마리가 ‎해가 지기 전의 온기를 만끽합니다

Anne puma ile dört küçük yavrusu gece gelmeden sıcağın tadını çıkarıyor.

‎남아메리카에 사는 ‎많은 종류의 원숭이 중 ‎오직 올빼미원숭이만이 ‎해가 진 후에 활동합니다

Güney Amerika'daki birçok maymun arasından... ...sadece gece maymunları geceleri harekete geçer.

‎22도까지 떨어져 견딜 만하죠 ‎이 코끼리 가족은 해가 뜨기 전에 ‎마실 물을 찾아야 합니다

22 dereceye düşen sıcaklığa katlanılabiliyor. Bu fil ailesi güneş çıkmadan içme suyu bulmak zorunda.