Translation of "‎전부" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "‎전부" in a sentence and their turkish translations:

전부 어려운 질문입니다.

Bunlar zor sorular.

"전부 여러분 거예요.

"Hepsi senin.

보세요, 전부 공구예요

Evet, bakın, tüm aletler burada.

전부 당신에게 달렸어요

Bu tamamen size bağlı.

전부 증오감 아닌가요?

Bunlar nefret değil mi?

전부 다 잘못해왔습니다.

Konuyu yanlış anladık.

‎전부 공부해야 했어요

Her şeyi öğrenmeliydim.

‎알은 전부 부화했습니다

Tüm yavrular yumurtadan çıktı.

그리고 전부 소화되진 않았죠

ve bunların hepsi emilime uğramaz

우리는 지금껏 전부 잘못해왔습니다.

Konuyu hep yanlış anladık.

‎이때는 전부 완벽해 보였어요

O noktada, ormandaki her şey... 304. GÜN

이들은 홀로그램으로 교정되어 전부 일렬도 쏟아집니다.

hologramın yönlendirmesiyle tek sıra hâlinde düşüyorlar,

그게 전부 싫어해서 그런 것 아닌가요?

Bunlar nefret değil mi?

아이디어는 이야기가 돼서 전부 다 기억되는 것입니다.

fikirden hikâyeye -- ve hepsinin hatırlanması.

그것들이 전부 동일한 것이라고 말하는 것은 아닙니다.

Aynı şey olduklarını söylemiyorum,

어째서 저를 팔로잉한 사람은 전부 여성들 일까요?

Beni neden sadece kadınlar takip ediyor?

뉴욕시민들은 지역에 있는 공원을 전부 매각하려고 했습니다.

Bütün halk bahçelerini satmaya çalıştılar

이 나무들은 전부 죽은 나무라 불이 잘 붙죠

Ve tüm bu odunlar... ...kuru ve böylece çıra görevi görecekler.

‎결국 새끼 네 마리가 전부 ‎무방비 상태가 됩니다

Bu durumda tüm yavrular tehlikeye açık.

‎팔이란 팔은 전부 ‎굴에 딱 붙이고 있었어요 ‎빨판도 고정돼 있었죠

Diğer tüm kollarını yuvasına bağlı tutuyor, vantuzlarını ayırmıyordu.

‎수천 개의 작은 렌즈로 이루어진 ‎녀석의 눈은 ‎마지막 남은 빛 한 점까지 ‎전부 모읍니다

Binlerce ufak lensten oluşan gözleri ortamda bulunan en ufak ışığı bile süzer.

‎아주 작은 흔적 하나하나 ‎사소한 행동을 모두 살펴보고 ‎다른 동물과의 소통 방식을 ‎전부 연구하고 싶었어요

her ufak davranışı, her türün ne yaptığını ve nasıl etkileşim kurduklarını anlayabilmek için yapılması gereken çok şey var.