Translation of "‎몸을" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "‎몸을" in a sentence and their turkish translations:

뛰어서 몸을 데우라고요?

Pekâlâ, ısınmak için koşmamı mı istiyorsunuz?

‎몸을 오래 드러낼수록

Açıklıkta ne kadar kalırsa...

'나'라는 몸을 가진 여성으로요.

kendilerine ait kıvrımları olan kadınlar.

몸을 가눌 수 없었어요.

ve doğrulamadım.

배 쪽으로 몸을 돌리려했죠.

gövdesini göbeği üzerinde çevirebilmişti.

‎그물처럼 몸을 펼쳐 덮치더군요

...ağını üstüne kapadı.

양을 쫓아가 잡아서 몸을 데우자고요?

Isınmak için koyun yakalamayı denemek istiyorsunuz demek?

우리는 다양한 몸을 가진 세대입니다, 기억하세요.

Unutmayın, bu farklı vücutların, çeşitliliğin olduğu bir nesil.

안장에서 몸을 똑바로 세울 수 없었고

Atın üzerinde dik duramadım,

어떻게 해야 몸을 최대한 빨리 데울까요?

Sizce ısınmanın en hızlı yolu ne?

때때로 저는 은신처에 몸을 숨겨야 했습니다.

bazen bir yere sığınmak zorundaydım.

구석에 몰려 몸을 말고 숨어 있지요.

Etrafta itilirler, kıvrılırlar, bir köşede saklanırlar.

‎돌멩이처럼 특이한 자세로 ‎몸을 웅크리기도 하죠

Vücudunu kaya gibi görünen tuhaf bir pozisyona sokuyor.

‎몸을 돌려 달아났어요 ‎깜짝 놀란 거죠

Arkasını dönüp hızlıca kaçtı, çok korktu.

소녀는 힘겹게 몸을 일으켜 그쪽으로 걸어 갔습니다.

acı içinde ayağa kalktı ve kabinlerden birine girdi.

‎하마는 더운 낮 동안에는 ‎물속에서 몸을 식히고

Su aygırları serinlemek için gündüz sıcağında suda durur.

‎독성이 있는 커다란 아네모네 아래 ‎몸을 숨겼습니다

ve kocaman, zehirli bir anemonun altına gizlendi.

‎상어는 몸을 흔들어 ‎문어를 떼어 내려 했죠

Köpek balığı onu üstünden atmaya çalışıyordu.

‎물고기도 배불리 먹었겠다 ‎이제 몸을 말리고 ‎몸단장할 차례입니다

Karınları balıkla doldu, kurulanıp kürklerini fırçalama vakti.

그럼 제 친구 양한테 다가가서 몸을 데울 수 있습니다

Daha sonra da dostum koyuna güzelce sarılabilirim.

‎문어는 작은 틈새에도 ‎몸을 욱여넣습니다 ‎게는 문어의 존재를 알아차리고

Kendini küçücük bir çatlaktan sokabiliyor. Yengeç onu hisseder gibi oldu

냄새는 그리 좋지 않지만 몸을 식히는 데 도움이 될 겁니다

Bu pek hoş kokmayacak ama serinlememe yardımcı olacaktır.

‎암컷 문어는 이런 식으로 ‎놀라운 창의력을 발휘해 ‎몸을 숨기는 거예요

Hareket şekli böyle. Aldatmaya yönelik inanılmaz bir yaratıcılığı var.

‎상어가 순식간에 ‎문어의 팔 하나를 꽉 물더니 ‎몸을 회전해 뜯어내려 했죠

Sonra bir baktım ki köpek balığı kollarından birini ısırmış, korkunç bir ölüm dönüşü yapıyor.

‎하지만 이곳에서는 먼 친척과 ‎완전한 남도 별빛 아래 ‎함께 마시고 몸을 씻습니다

Fakat burada, uzak akrabalarla birbirine tamamen yabancı olanlar yıldızların altında su içip yıkanıyor.

‎이 동물은 수백만 년에 걸쳐 ‎몸을 숨기는 법을 터득했어요 ‎문어의 흔적을 ‎알아볼 수 있어야 했는데

Bu hayvan, bulunması imkânsız olmayı öğrenmek için milyonlarca yılını harcadı. Ahtapot izlerinin görünüşünü öğrenmem gerekiyordu.

산호 주변을 맴도는 사람들도 실제로 낮 동안엔 포식자를 피해 몸을 숨긴 녀석을 밟을 수 있는 거죠

yani mercan kayalıklarında yürüyen bir insan bile, gündüz vakti avcılardan saklanan bir tanesinin üstüne basabilir.