Translation of "Vinca" in Turkish

- Speri che Tom vinca, vero?
- Tu speri che Tom vinca, vero?
- Sperate che Tom vinca, vero?
- Voi sperate che Tom vinca, vero?
- Spera che Tom vinca, vero?
- Lei spera che Tom vinca, vero?

Tom'un kazanmasını umuyorsun, değil mi?

- Voglio che Tom vinca.
- Io voglio che Tom vinca.

Tom'un kazanmasını istiyorum.

- Spero che Tom vinca.
- Io spero che Tom vinca.

Tom'un kazanacağını umuyorum.

- Voglio che lei vinca.
- Io voglio che lei vinca.

Onun kazanmasını istiyorum.

Voglio che Nino vinca.

Ben Nino'nun kazanmasını istiyorum.

- È probabile che vinca la partita.
- È probabile che lui vinca la partita.

O, muhtemelen oyunu kazanacak.

- È probabile che vinca questa partita.
- È probabile che lui vinca questa partita.

- Onun bu oyunu kazanması muhtemeldir.
- O, muhtemelen bu oyunu kazanır.

- Voglio che Tom vinca le elezioni.
- Io voglio che Tom vinca le elezioni.

Tom'un seçimi kazanmasını istiyorum.

- Questa volta è probabile che Bob vinca.
- Stavolta è probabile che Bob vinca.

- Bu sefer Bob'un kazanma olasılığı yüksek.
- Bu sefer Bob muhtemelen kazanacak.

- È probabile che vinca il premio.
- È probabile che lei vinca il premio.

O, ödül kazanmaya eğilimlidir.

- Speriamo tutti che Tom vinca la corsa.
- Noi speriamo tutti che Tom vinca la corsa.
- Speriamo tutte che Tom vinca la corsa.
- Noi speriamo tutte che Tom vinca la corsa.

Hepimiz yarışı Tom'un kazanmasını umuyoruz.

Voglio che vinca le elezioni.

Onun seçimi kazanmasını istiyorum.

Tom spera che Mary vinca.

Tom Mary'nin kazanmasını umuyor.

Spero che Tom vinca lunedì.

Umarım Tom pazartesi günü kazanır.

- È probabile che Tom vinca la gara.
- È probabile che Tom vinca la corsa.

Tom muhtemelen yarışı kazanacak.

Quale squadra è probabile che vinca?

Muhtemelen hangi takım kazanacaktır?

Voglio solo che Tom non vinca.

Sadece Tom'un kazanmasını istemiyorum.

Ci si aspetta che Tom vinca.

Tom'un kazanması bekleniyor.

Tom si aspetta che Mary vinca.

Tom Mary'nin kazanmasını bekliyor.

È probabile che Tom vinca, vero?

Tom muhtemelen kazanacak, değil mi?

Penso che sia probabile che Tom vinca.

Tom'un büyük ihtimalle kazanacağını düşünüyorum.

Ci sono scarse probabilità che lui vinca.

Onun az miktarda kazanma şansı vardır.

Ci sono buone probabilità che lui vinca.

- Büyük ihtimalle kazanacak.
- Onun kazanma şansı yüksek.

La nostra squadra è improbabile che vinca.

- Takımımızın kazanması pek olası değil.
- Takımımızın kazanma şansı zayıf.

Non è probabile che Tom vinca, vero?

Tom'un kazanması muhtemel değil, değil mi?

È probabile che la squadra di Ken vinca.

Ken'in takımının kazanması muhtemeldir.

So che non è probabile che Tom vinca.

Tom'un muhtemelen kazanmayacağını biliyorum.