Examples of using "Spera" in a sentence and their turkish translations:
Tom seni orada görmeyi umuyor.
Tom ondan hoşlanacağını umuyor.
O, Paris'i ziyaret edeceğini umuyor.
O, bir tasarımcı olmayı umuyor.
Kazanacağını umuyor.
Tom seni ekimde görmeyi umuyor.
Tom, Mary ile konuşacağını umuyor.
Tom mutlu olduğunu umuyor.
Ne bulmayı bekliyorsun?
Tom Mary'nin sınavı geçeceğini umuyor.
Tom, Mary'nin onu yapabileceğini umuyor.
Tom, Mary'nin Fransızca okuyacağını umuyor.
Tom, Mary'nin kazanabileceğini umuyor.
Tom, Mary'nin evet diyeceğini umuyor.
Tom hâlâ onu yapmayı umuyor.
Tom, Mary'nin kazanacağını umuyor.
Tom Mary'nin kazanmasını umuyor.
Tom bir moda tasarımcısı olmayı umuyor.
Onun ümidi bir doktor olmaktır.
İnşallah her şey iyi olacak.
Tom bir avukat olmayı umuyor.
Tom, Mary'nin ölmeyeceğini umuyor.
Tom yarın kar yağmayacağını umuyor.
Tom yarın yağmur yağmayacağını umuyor.
Tom bir gün bunu yapmak istiyor.
Tom, Mary'nin onu yapacağını umuyor.
Tom, Mary'nin kazanamayacağını umuyor.
Tom Mary'nin onu affetmesini umuyor.
Tom diskalifiye edilmeyeceğini umuyor.
Tom yemek artıklarını bu gece tekrar yemeyeceğini umuyor.
Tom yarın havanın iyi olacağını umuyor.
Tom yarın bulutlu olmayacağını umuyor.
Tom, Mary'nin bunu yapmayacağını umuyor.
Tom Boston'a kadar bir otomobile alınacağını umuyor.
Tom Perşembeye kadar sonuçları almayı umuyor.
Tom gelecek yaz Boston'u ziyaret etmeyi umuyor.
Tom Mary'nin bunu yapmasını umduğunu söylüyor.
Tom, kötü bir şey olmamasını umuyor.
Tom Mary'nin polis tarafından tutuklanmamasını umuyor.
Tom Mary'nin söylediğinin gerçek olmasını umuyor.
Tom, Mary'nin geç kalmayacağını umduğunu söyledi.
Kitaplar başka bir yerde olmayıı isteyen insanlar içindir.
Tom bu dersi geçmeyi umuyorsa daha çok çalışması gerekli.
Tom 2.30'a kadar işin yaptırılmasını umuyor.
Ne bulmayı umuyorsunuz?
Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir.
Tom bir yıldan daha fazla Boston'da yaşamak zorunda olmamayı ümit ediyor.
Tom, Mary'nin tek başına eve gitmeyeceğini umduğunu söyledi.
Tom'un kazanmasını umuyorsun, değil mi?