Examples of using "Verdura" in a sentence and their turkish translations:
Daha çok taze sebze yiyin.
O, sebzeden başka bir şey yemez.
Dün birkaç sebze aldı.
En sevdiğin sebze hangisi?
Ben yalnızca taze sebzeleri yerim.
- Nereden sebze alıyorsunuz?
- Sebzeyi nereden alıyorsun?
Patates, turp ve yeşillik yetiştiriyoruz.
O bana biraz sebze aldı.
- Niçin sebze yemiyorsun?
- Sebze yesene.
Patlıcan bir sebzedir.
O meyve ve sebze yedi.
Tom sadece meyve ve sebze yiyor gibi görünüyor.
Tom kendi sebzelerini yetiştiriyor.
Her gün sebze yemelisin.
Gözde sebzen nedir?
Tom sebze satıyor.
Biraz meyve ve sebze alman gerekiyor.
Bu sebzeye İngilizcede ne dersiniz?
Ben bazen Tom'dan sebze alırım.
Taze meyve ve sebzeler sağlığınız için yararlıdır.
veya sebze meyve yetiştiriciliği için paylaşılan araziyi,
Daha fazla sebze ye.
Günde en azından üç defa sebze ve meyve yemelisin.
O biraz sebze satın almak için süpermarkette durdu.
Açıkça konuşmak gerekirse domates sebze değil meyvedir.
Domates bir meyve mi yoksa bir sebze midir?