Examples of using "Vedete" in a sentence and their turkish translations:
Şu var ki...
Şimdi ne görüyorsunuz?
İşte, anatominin babaları --
Siz bir şey görüyor musunuz?
Onları görüyor musun?
Herkes görüyor değil mi? Havalı değil mi?
Çünkü görüyorsunuz hepimiz geriliriz,
Bakın, yeniden giriş hakkında konuşuyoruz,
Anlarsınız, ben bir siyasetçiyim
Yani, bunun yerine tutumlu olmaya başlasak.
Bundan öğrendiğim şey,
Bir şey görüyor musun?
Ne görüyorsun?
Bunu görüyor musun?
Işık, dalgalar hâlinde hareket eder
En tatlı intikamın,
Yüzlerce, binlerce yıl önce,
“Boyadığımız duvarları görüyor musunuz?
Gördüğünüz gibi, anlaşmazlıkla ilgili şey
Hepimiz dehşet verici rakamları biliyoruz.
Aşağıya bakın.
Beni görüyor musun?
Yukarıya bakın.
İstediğin şeye ulaşmak konusunda
yukarı doğru kıvrıldığını göreceksiniz.
- Hangi kalemi görüyorsun?
- Hangi kalemi görüyorsunuz?
Onları görmüyor musun?
Resimde ne görüyorsunuz?
Ama okumak için birçok şeye erişimim var,
Farkı görüyor musun?
Onu sık sık görüyor musun?
Burada ne görüyorsun?
- Bir tilki görüyor musun?
- Bir tilki görüyor musunuz?
Kraliçeyi görüyor musun?
Onu sık sık görüyor musun?
Ve gördünüz mü? Mantıklı olabilir gibi hissettiriyor, değil mi?
Nasıl da sıkı çalışıyor bu tembel hayvan, nasıl sıkı.
Çünkü, hayvanlar alemine baktığımızda
İklim bozukluğu ile baş etmenin önündeki en büyük engel
Sen onu nerede görüyorsun?
Oğlanı görüyor musun?
Hangi kitabı görüyorsun?
Gökyüzünü görüyor musun?
Nehri görüyor musun?
Başka ne görüyorsun?
Onu görmüyor musun?
Onu görmüyor musun?
Bir gül görüyor musun?
Yıldızları görüyor musun?
Bakın, mesela şu an aslında meditasyon yapıp yapmadığımı bilemiyorsunuz,
farenin normal beyin fonksiyonuna döndüğünü
Peki ya şunu söyleseydim: “Şuradaki kasabayı görüyorsunuz.
MB: Ses aralığı son derece geniş,
Burada cildin yüzeyini görüyorsunuz.
Bağlantıyı görmüyor musun?
Ellerini, sanki bir parça yemek yiyormuş gibi kaldırıyor
Gördüğünüz gibi onun mükemmeliyetçiliği ve katı çalışma etiği
- Tablonu görüyor musun?
- Masanı görüyor musun?
Ne olduğunu görüyor musun?
Tom'u ne kadar sıklıkla görüyorsun?
Tom'da ne görüyorsun?
Burada gördüğünüz şey bu sakatlığın ameliyat oranı.
İlginç bir şey görüyor musun?
Kitabımı görüyor musun?
Ne sıklıkta onu görürsün?
Ne sıklıkta onu görürsün?
Onları bir yerde görüyor musun?
Parktaki insanları görüyor musun?
Gördün mü? Bu o kadar zor değildi.
Ne olduğunu görmüyor musun?
Onu bir yerde görüyor musun?
Onu bir yerde görüyor musun?
- Onda ne buluyorsun?
- Sen onda ne görüyorsun?
Bu mesajı görürsen eğer, bana cevap yaz.
Anne ve babayı görüyor musunuz?
Şu kadını görüyor musun? O benim eşim.
Telefon kablosunun üzerindeki kuşu görüyor musun?
Orada senin görmediğin bir sorun var.
Cevabımın doğru olup olmadığını gör.
Evet, gördüğünüz her şeyi gösterebilirsiniz.
- Bir hata görürseniz lütfen düzeltin.
- Eğer bir hata görürsen, öyleyse lütfen onu düzelt.
Tepenin eteğinde beyaz bir bina görürsün.
Aileni gördüğünden beri ne kadar zaman oldu?
Şüpheli bir şahıs görürseniz lütfen polise bildirin.