Translation of "Super" in Turkish

Sono super disidratato.

Aşırı susuz durumdayım.

- Sta giocando a Super Mario Bros.
- Lei sta giocando a Super Mario Bros.

O Super Mario Bros oynuyor.

Conoscete i vostri super poteri.

Özel güçlerimizin neler olduğunu biliyorsunuz.

Questa roccia sta diventando super scivolosa.

Vay canına, kayanın burası çok kayganmış.

Che servono super-sensi per sopravvivere.

...hayatta kalmak için süper duyular gerekir.

Chi ha vinto il Super Bowl?

Amerikan futbolu şampiyonluğunu kim kazandı?

Tom è uno scoiattolo super-intelligente.

Tom süper akıllı bir sincap.

- Chi pensi che vincerà il Super Bowl di quest'anno?
- Chi pensa che vincerà il Super Bowl di quest'anno?
- Chi pensate che vincerà il Super Bowl di quest'anno?

Bu yılki final karşılaşmasın kimin kazanacağını düşünüyorsun?

Tom guarderà il Super Bowl con Mary.

Tom Mary ile final karşılaşmasını izleyecek.

Il virus del morbillo è super contagioso.

Kızamık virüsü çok bulaşıcıdır.

Altre rocce super scivolose. Non voglio finirci dentro.

Kayalar da aşırı kaygan. Buraya düşmek istemem.

Non stiamo utilizzando al massimo questo super potere,

bu süper gücü yeterince kullanmadığımızı görüyoruz.

Tutta questa roccia è super scivolosa! Sto perdendo le forze, qui appeso.

Bu kayalar aşırı kaygan! Buraya tutunurken gücüm tükeniyor.

Man mano che la luna diventa più luminosa, i super-sensi diventano meno potenti.

Ay'ın parlaklığı arttıkça süper sezgiler biraz atıl kalır.

La grafica del Super Nintendo è sorprendente. È così migliore di quella del Nintendo originale.

Süper Nintendo'nun grafikleri şaşırtıcı. Onlar orijinal Nintendo'nun grafiklerinden çok daha iyi.