Examples of using "Disgustoso" in a sentence and their turkish translations:
O, iğrenç.
Tom iğrenç.
- Bu iğrenç.
- Bu iğrenç bir şey.
Ne iğrenç bir birey!
- Bu iğrenç.
- Bu iğrenç bir şey.
Bu yer iğrenç.
Bu yemek berbat.
Süt iğrenç.
İğrençsin!
- Bunun iğrenç olduğunu düşünüyorum.
- Sanırım bu iğrenç.
- Bence bu iğrenç.
Tom'un yaptığı iğrençti.
"Adam o kadar kötü müydü?" diye sordum.
Bu kesinlikle iğrenç!
Savaş iğrenç bir iştir.
Bu iğrenç.
İğrenç.
İğrenç olma.
Tom iğrençtir.
Ağzıma o mantarımsı tat geliyor. Ağzımda... Kötü bir tat ve koku var.
Bu meyve iğrenç kokuyor.
Berbat hissediyorum.
- Bütün çocukluk dişlerini bu kibrit kutusunda mı biriktirdin? Bu iğrenç!
- Bütün bebek dişlerini bu kibrit kutusunda biriktirdin mi? Bu iğrenç!
Tom iğrenç.
Süt iğrenç.
Tom iğrenç.
Bu gerçekten iğrenç.