Examples of using "Conosciute" in a sentence and their turkish translations:
Bilinen tedavi yok.
Biz dört yıl önce tanıştık.
bir sistemin parçalarıyız.
Ben onları hiç tanımıyordum.
- Onlarla karşılaştın mı?
- Onlarla görüştün mü?
- Onlarla tanıştın mı?
- Onlarla buluştun mu?
Sonuçlar iyi bilinir.
Lauran Arledge: Caitlin ve ben 2011 yazında tanıştık.
Yaz kampında buluştuk.
Siz ikiniz nasıl tanıştınız?
Onlarla tanıştım.
Onlarla üç yaz önce tanıştım.
Onlarla nerede tanıştınız?
Onlarla ne zaman tanıştın?
Hiç onlarla tanıştın mı?
Bu sebeple kapı savunmasının - 'gatehouse' olarak da bilinir. - özellikle güçlü olması gerekir.
İkinizin tanıştığını anlıyorum.
Onlarla burada buluştuk.
Onlarla orada tanıştım.
Onlarla burada buluştum.
Pazar günü buluştuk.
Tanışmadık.
Az önce buluştuk.
Bugün buluştuk.
Zaten tanıştık.
Geçenlerde onlarla tanıştım.
Onlarla bu gece tanıştım.
Onlarla zaten tanıştım.
Ne zaman tanıştık?
- Daha önce tanıştık mı?
- Sizinle daha önce tanıştık mı?
- Sizinle daha önce tanışmış mıydık?
"İkiniz nasıl tanıştınız?" "Uzun bir hikaye."
Henüz tanışmadık.
- Geçen yıl tanıştık.
- Geçen sene tanıştık.
Siz ikiniz tanıştınız mı?
Henüz onlarla tanışmadım.
Onlarla hiç karşılaşmadım.
Bu onlarla karşılaştığım yer.
Onlarla Boston'da tanıştım.
Onlarla Avustralya'da buluştum.
Onunla kütüphanede karşılaştım.
- Nihayet bugün onlarla buluştum.
- Sonunda bugün onlarla buluştum.
Biz hiç tanışmadık.
Dün gece tanıştık.
Biz geçen gün karşılaştık.
Onlar hiç karşılaşmadılar.
Biz Boston'da buluştuk.
Dün gece onlarla tanıştım.
Onlarla buluştum.
Onlarla bir partide buluştum.
Onlarla birkaç ay önce tanıştım.
Onlarla bir yerde karşılaştığımı hatırlıyorum.
Biz aslında hiç tanışmadık.
Keşke seninle hiç tanışmasaydım.
Boston'da tanışmamıştık.
Geçen Noel ofis partisinde tanıştık.
Onlarla Boston'da iken tanıştım.