Examples of using "Cattolica" in a sentence and their turkish translations:
O Katolik inancına ait.
Bir katolik okuluna gittim.
Roma Katolik Kilisesi'nde,
Katolik değilim.
Mary katolik, ama erkek arkadaşı ateist.
Katolik kilisesi boşanmaya karşıdır.
Tom ve Mary bir Katolik kilisesinde evlendi.
Tom'un annesi dindar bir Katolikti.
Katolik Kilisesi prezervatif kullanımına göz yummamaktadır.
Rahibe Teresa Hindistan, Kalküta'da yaşamış ve çalışmış Katolik bir rahibeydi.
Ben Katolik oldum çünkü son derece kötümserim.
Katolik kilisesine inanmayan insanlar bile Papa'ya sembolik bir lider olarak saygı duyuyorlar.
Onun Katolik, Budist ya da Müslüman olması umurumda değil. Bütün umurumda olan onun arkadaşlığıdır.