Translation of "Tolvaj" in Turkish

- Ő egy tolvaj.
- Tolvaj.

O bir hırsızdır.

Tolvaj vagy.

Sen bir hırsızsın.

Ő egy tolvaj.

O bir hırsızdır.

A pimasz bolti tolvaj,

arsız mağaza hırsızı,

Szerinted én tolvaj vagyok?

Bir hırsız olduğumu düşünüyor musun?

Tom beismerte, hogy tolvaj.

- Tom bir hırsız olduğunu kabul etti.
- Tom bir hırsız olduğunu itiraf etti.

A tolvaj kezét levágták.

Hırsız elini kestirdi.

Nem jobb, mint egy tolvaj.

O bir hırsızdan daha iyi değil.

Tom tagadta, hogy tolvaj lenne.

Tom bir hırsız olduğunu reddetti.

- Tamás tolvaj.
- Tamás egy szarka.

Tom bir hırsız.

A tolvaj elillant, mint a kámfor.

Hırsız kaçtı.

A tolvaj bejutott anélkül, hogy észrevették volna.

Hırsız fark edilmeden içeri girdi.

A tolvaj az ablakon át mászott be.

Hırsız pencereden gizlice girdi.

- A tolvaj elvágta a telefonkábeleket, mielőtt betört a házba.
- Mielőtt behatolt a házba, a tolvaj elvágta a telefonzsinórt.

Eve girmeden önce, hırsız telefon hatlarını kesmiş.

Mindenki nagy meglepetésére kiderült, hogy ő egy tolvaj.

Şaşırtıcı şekilde, onun bir hırsız olduğu ortaya çıktı.

- Kiderült Tomiról, hogy tolvaj.
- Kiderült Tomiról, hogy enyveskezű.

Tom bir hırsız çıktı.

Aki egy társaságban nem iszik, az vagy egy tolvaj vagy egy spion.

Şirkette içmeyen birisi ya bir hırsızdır ya da bir casus.