Translation of "Keresnek" in Turkish

Téged keresnek.

- Onlar seni arıyorlar.
- Onlar sizi arıyorlar.
- Sizi arıyorlar.

Önkénteseket keresnek.

Gönüllülere ihtiyaçları var.

Keresnek új dolgozókat?

İşe giriyor musun?

Ők mit keresnek?

Onlar ne arıyor.

Téged keresnek a telefonon.

- Size telefon var.
- Telefonunuz var.

Mit keresnek ezek itt?

Bunlar burada ne yapıyorlar?

A focisták rengeteget keresnek.

Futbolcular çok para kazanır .

Most bűnbakot keresnek az emberek,

İnsanların günah keçileri aradıkları bir anla uğraşıyoruz

S a tanárok jóval kevesebbet keresnek.

ve öğretmenlere çok daha az ücret veriyorlar.

"Mit keresnek a nők a férfiakban?"

"Kadınlar erkeklerde ne arar?" diye sordum.

Még a fasiszták is közösséget keresnek,

Faşistler bile topluluk arayışında,

és összeköti azokat a felhasználókat, akik bizonyos gyógyszereket keresnek,

Özel ilaç arayan kişilerle

- Sokan gondolják úgy, hogy az ügyvédek túl költségesek.
- Sokan gondolják úgy, hogy az ügyvédek túl sokat keresnek.

Birçok kişi avukata çok fazla para kazandırdığını düşünüyor.