Examples of using "Főiskolára" in a sentence and their turkish translations:
Koleje gittim.
Daha üniversiteye gitmiyorum.
Üniversiteye kayıt yaptırmasına izin verilmedi.
Tom üniversiteye gitti mi?
Ben üniversitede iken bir restoranda çalışırdım.
Üniversiteye gittim, evlendim, çocuk ve kariyer de yaptım
Eğer üniversiteye gitmek istiyorsan, daha çok İngilizce çalış.
Ama nihayetinde devlet üniversitesine giderek
Sanırım baban üniversiteye gideceğini umuyordu.
Tom şu anda Boston'daki üniversiteye gidiyor.
Ebeveynleri çok fakirdi ve oğullarını üniversiteye göndermeyi göze alamadılar.