Examples of using "Azon" in a sentence and their turkish translations:
Onun üzerinde çalışıyorum.
Onun hakkında düşünün.
O gün için de olsa
Onunla ne demek istiyorsun?
Evimden ayrılmak üzereydim.
O gece oradaydım.
O tepede kayak yapabilirsin.
Söylediğin şeyi düşünüyordum.
Bütün gün bunu düşündüm.
Söylediğim hakkında düşündün mü?
O gün yağmur yağdı.
Sana yardım etmek niyetindeyim.
Biz ne yapacağımızı enine boyuna düşündük.
Bunun olmasına neyin sebep olduğunu merak ediyorum.
Birçok uzun yürüyüşte,
Onlar o gece sevişmedi.
Ben daha önce söylediklerini düşünüyordum.
Daha önce söylediklerim hakkında düşünüyordum.
Tom'un ne yaptığını merak ediyorum.
O gün ne oldu?
Uzun zamandır deniyorum.
O gün oradaydım.
Tom konuşma tarzım ile alay etti.
Ben o toplantıda değildim.
Yurtdışına gitmeyi düşünüyorum.
Onu derhal yaptım.
Bir süredir bana ilham veren insanların kimler olduğunu düşünüyordum.
neyi ödüllendirdiğimizi değiştirelim
Ve kim olmayı seçtiğin de her şey demektir.
size şöyle açıklayabilirim;
Tom Mary'nin söylediğinden rencide oldu.
Ben yurt dışına gitmeye niyet etmiştim.
O konu üzerinde çalışıyoruz.
O, dudaklarının nasıl tat alacağını merak ediyordu.
Ben oraya gitmek için niyet etmiştim.
Tom'un dün söylediği bir şey hakkında düşünüyordum.
Sana daha çok benzemeye çalışacağım.
Biz o gün on mil yürüdük.
Beni zehirlemeye mi çalışıyorsun?
Neden evlendiğimizi merak ediyorum.
Tom hangisini alması gerektiğini merak ediyordu.
Bir köpek almayı düşünüyordum.
Tom'un ne kadar para kazandığını merak ediyorum.
Tom o projede üç hafta çalıştı.
O gece erken yattım.
O gün hayatım değişti.
Tom, Boston'a gitmeyi düşünüyordu.
Anna'ya ulaşma çabasıyla
Bunun nasıl mümkün olduğunu merak edebilirsiniz.
işte olsun ya da olmasın.
Nehir o noktada sığdı.
Brezilya'da hangi dili konuştuklarını merak ediyorum.
Onlar başlamak üzereler.
Onun nasıl kaçtığı hâlâ bizi şaşırtıyor.
Onun mektubuna cevap vermem gerekip gerekmediğini bilmiyorum.
Şimdiye kadar ne kadar yaşayacağımı hiç merak etmedim.
- Tom projeyi yok etmek için bir dolap çevirdi.
- Tom projeyi yok etmek için bir entrika çevirdi.
- Tom projeyi yok etmek için bir komplo düzenledi.
Her zaman yurt dışında yaşamayı hayal ettim.
O sabah Mary bütün köyü dolaştı.
Gelecek ay Boston'a gitmeyi düşünüyorum.
Tom'un neden benden hoşlanmadığını merak ediyorum.
Tom'un neden gittiğini merak ediyorum.
Ben Tom'un yeni saç stiline alışıyorum.
Bu nasıl hissettiğimi değiştirmiyor.
Onun onunla evlenip evlenmeyeceğini merak ediyorum.
Bütün sabah o bankta orada oturuyordum.
Onun ne istediğini merak ediyorum.
Ama o yaz duvarları boyadık.
Komediyi bıraktığımı söylerken bunu kastetmiştim.
Ve o yaz tüm elektrik sistemini baştan döşedik.
Ben onun bir piyanist olması dışında onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Şu taraftan!
Bu projede çalışan herkes milyoner oldu.
Onu Tom'a neyin yaptırdığını merak ediyorum.
Tom görülmemeye çalışıyor.
O kapıların ardında neler döndüğünü kimse bilmiyor.
Hayatımın yaşamaya değer olup olmadığını merak ediyorum.
Benim adım o listede olmalı.
Ona gerçeği söylemem gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
Onlarla büyüdüğüm için İsveç yemeklerine çok düşkünüm.
Tom Mary'nin kaç çift ayakkabısı olduğunu merak etti.
- O gün sende bir hâller vardı.
- O gün her zamanki hâlinde değildin.
Senin bana söylediğinin ötesinde bir şey bilmiyorum.
Tom gitmeme ihtimalini düşündü.
- Geçen hafta ayrıldığından başka bir şey bilmiyorum.
- Geçen hafta gitmesinin dışında bir şey bilmiyorum.
İşte o gün basamakları üçer üçer çıktım.
Bu işin nasıl yapıldığını düşündüğünüzde
Ben de düşünmeye başladım, nasıl yapsak da günlük toplantılarımızda
tüm bunlar ne anlama geliyor?
Bugün en yeni gelişmelerini ya da prestijli birinin
Uzayın faydalarını sınırlayan engelleri ortadan kaldırmak için çalışıyoruz.
suyun akacağı güzergahta,
Grup, sosyal sorunları çözmek için çalıştı.
Ben de onu tek başına yapabilip yapamayacağını merak ediyorum.
O noktada hata zaten yapılmış olacak.
Hatırlamakta zorlandığım kelimelerin listesi burada.
Bu tuhaf yasanın kim için olduğunu merak ediyorum.
Beni gerçekten sevip sevmediğini merak ediyorum.
Tom oradaki masanın üstünde senin için bazı kitaplar bıraktı.
masaya sağlıklı bir yemek getirilmesi için karar vermenize gerek olmasın.