Examples of using "Schauten" in a sentence and their turkish translations:
Herkes baktı.
Biz birbirimize baktık.
Etraflarına bakındılar.
Herkes bize baktı.
Herkes tekrar Tom'a baktı.
Onlar bana garip baktılar.
Onlar birbirlerine baktılar.
İkizler bebeğe baktılar.
- Biz öğle yemeğinden sonra televizyon izledik.
- Öğle yemeğinden sonra televizyon izledik.
Üç genç birbirine baktı.
Tom ve Mary birbirlerine baktı.
Zil çaldığında TV izliyorduk.
Televizyonda yeni bir program izledik.
Herkes yukarı baktı.
Biz yukarıya doğru baktık.
Parktaki herkes sıcak hava balonuna baktı.
Bazı insanlar her akşam televizyon dizilerini izlediler.
Eski hisarın kalıntılarına bakıyorduk.
Televizyonda at yarışı izliyordu.
Onların hepsi gözlerini yukarı dikti.
Esperanto altyazılı Ukraynaca filmler seyrettik.
Çocuklar birbirlerine baktı.
Gökyüzüne baktık ama hiç yıldız göremedik.
Vadide, menekşeler erken çıktı.
Çimlere uzanıp karanlık gökyüzüne doğru baktık.
Yabancı turistler otobüse oturup pencereden dışarı baktılar.
bir çok filminden bahsettik eleştirdiği şeylere baktık
Kızlar birbirlerine baktılar.
Biz pencereden dışarı baktık ama hiçbir şey görmedik.
Tom ve Mary John'un onların öpüştüğünü yakaladığında mahcup görünüyordu.