Examples of using "Krankenschwester" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir hemşireyim.
- Ben bir hemşireyim.
- Hemşireyim.
O bir hemşire.
O bir hemşire oldu.
Kız bir hemşire.
O kadın bir hemşire.
Niçin bir hemşire olmak istiyorsun?
Niçin bir hemşire olmak istiyorsun?
Bir hemşire beyaz giyer.
Hemşire olmak istiyorum.
Onların kızı hemşire.
John hemşireyi seviyor.
Annem bir hemşiredir.
Sen gerçek bir hemşire misin?
O bir hemşire oldu.
- Mary bir hemşire olmak istiyordu.
- Mary hemşire olmak istiyordu.
- Kız kardeşim hemşiredir.
- Kız kardeşim hemşire.
- Kardeşim hemşire.
Senin bir hemşire olduğunu sanıyordum.
Hemşire Tom'un sıcaklığını ölçtü.
Onun hayali bir hemşire olmaktı.
Nancy yetenekli bir hemşiredir.
Hemşire damardan enjeksiyon yaptı.
Hemşire benim kan basıncımı ölçtü.
Hemşire Tom'un tansiyonunu ölçtü.
Kız bir hemşire.
- Ben bir hemşireyim.
- Hemşireyim.
O bir hemşire değil ama bir doktor.
- Ben bir hemşireyim.
- Hemşireyim.
O bir hemşire.
Mary hep hemşire olmak istemişti.
Şimdi bir hemşireye ihtiyacım var.
Artık bir hemşire olmak istemiyorum.
Hemşire benim tansiyonumu ölçtü.
Hemşire sana bir sakinleştirici verdi.
Mary iyi bir hemşire olacak.
Mary emekli bir hemşire.
O halde, neden hemşire olmak istiyorsun?
Niçin bir hemşire olmak istiyorsun?
Hiç hemşire olmayı düşündün mü?
- Lütfen hemşirenin emirlerine uyun.
- Lütfen hemşirenin dediklerini yapın.
Brown'ın evlendiği kız bir hemşire.
Onun hayali bir hemşire olmaktı.
Hemşire, hastasına aşık oldu.
Ben bir doktor ya da hemşire ya da öğretmen olmak istiyorum.
Hemşire hastalarından birine aşık oldu.
Kız kardeşim hemşiredir.
Kör hemşire kendini yaşlıların bakımı için adadı.
Onun kızı bir hemşiredir.
Bu otelde bir doktor ya da hemşire var mı?
Neden hemşir olmak istiyorsun?
Hemşire Tom'a bazı ilaçlar verdi ve o onları aldı.
Yeğenim bir hemşiredir.
Bir kız olarak, Elisa oyuncak bebekleriyle dadı oynamayı severdi.
Hastane odasında, beyaz kıyafetler giymiş hemşire ve ebe doğum için hazırlanıyorlardı.
Tom, hemşire onun koluna iğne yaparken gözlerini kapattı.
Yakışıklı genç bir asker, bir hemşireye aşık oldu ve savaştan sonra onunla evlendi.
Tom'un annesi Mary'nin yaşadığı caddenin karşısındaki hastanede bir hemşiredir.
Bir hemşire olabilir, Emin değilim.