Examples of using "Hebt" in a sentence and their turkish translations:
Tom ağırlık kaldırır.
- Müzik ruh hâlini iyileştirir.
- Müzik insanın enerjisini yükseltir.
Bak! Uçak kalkıyor.
Onların uçakları yakında kalkacak.
Bir vinç ağır inşaat malzemelerini kaldırır.
Senin uçağın saat kaçta kalkması planlanmıştır?
Tom telefonu yanıtlıyor.
Ellerinizi havaya kaldırın.
herkes kaldırsın bu Zoom u tamam mı? Kesinlikle çok zararlı
226 nolu uçak saat 10:30 da kalkacak.
- Diğerlerinden sıyrılıyor.
- Diğerlerinin arasında sivriliyor.
- Diğerleri arasında göze çarpıyor.
Uçak sabah saat 8:00'de kalkar.
Sizi aradığım zaman kimse telefonu açmadı.
Tom aletlerini bir alet kutusunda tutuyor.
Burnunun ucunu sürekli yukarıya doğru kaldırmazsa
Tom bir çukur kazıyor.
Ellerini kaldır.
- Bu cümleyi İngilizceden bağlantısızlaştırın lütfen.
- Bu cümleyi İngilizceden ayırın lütfen.
Onu al.
Ellerini havaya kaldır.
- Diğerlerinden sıyrılıyor.
- Diğerlerinin arasında sivriliyor.
- Diğerleri arasında göze çarpıyor.
Ellerini, sanki bir parça yemek yiyormuş gibi kaldırıyor
Yaşamın güçlükleri üzerimizden sadece kısacık anlar için kalkar. Bu anlarda hayatı yaşamaya bakmalıyız.