Examples of using "Franzose" in a sentence and their turkish translations:
O bir Fransız.
Fransız şarkı söylüyor.
- Tom Fransız.
- Tom Fransızdır.
Sen Amerikalı mı yoksa Fransız mısın?
Fransız mısın yoksa İngiliz misin?
O bir Amerikalı değil ama bir Fransızdır.
Ben Fransızım.
O, Fransızdır.
- Tom Fransız.
- Tom Fransızdır.
Kendisi Fransız'dı. Aksanından anlayabiliyordum.
Aksanına dayanarak onun bir Fransız olduğunu söyleyebilirdim.
Aksanından onun Fransız olduğunu anlamıştım.
O adam Fransız. Sen ve kız kardeşin de Fransız mı?
Benim bir Fransız olduğumu biliyor muydun?
Doğuştan Fransızdır ama o şimdi bir ABD vatandaşı.
Sözlü sınavında sana başarılar diliyorum! Sınavı yapan kişi Fransız mı?
Fransızların "simetri" ve "asimetri" arasındaki farkı işitmediklerini biliyor musunuz?