Examples of using "Verte " in a sentence and their turkish translations:
Çimen yeşildir.
Etek yeşildir.
Dağ yeşildir.
Deniz yeşil.
Ben yeşil renkten hoşlanırım.
Yeşil bir gömleğim var.
Yeşil bir evim var.
Masa yeşil.
Elbise yeşildir.
- Bu armut yeşil.
- Bu armut yeşildir.
Tepe her zaman yeşildir.
O yeşil bir elbise giymişti.
Yeşil su içmeye uygun değildir.
Bu yeşil bir elmadır.
Deniz çok yeşil.
Eimear'ın yeşil bir evi var.
Çim yeterince yeşil değil.
...geri geliyor bu yeşil kaplumbağa.
Dağlar mutlaka yeşil değildir.
Sen bitki yetiştirmekten anlıyorsun gibi görünüyor.
Yeşil ışık kullanacağım,
Büyükannem bağ-bahçe işlerinden anlar.
Bu armut yeşil mi?
Komşunun çimenliği daha yeşil.
Yeşili mi yoksa maviyi mi istiyorsun?
Parktaki çim yeşil ve güzel.
Yeşil su içmek için iyi değildir.
Diğer tarafta ki çimler her zaman daha yeşil görünüyor.
Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür.
Çiçekler daha renkli ve çim daha yeşil görünüyor.
Kalın ağaç örtüsünün altında büyümeyen taze çimenle dolu burası.
Yeşil bir muz, yenecek kadar olgun değildir.
İngiltere'de çimlerin kışın bile yeşil olduğunu duydum.
Karatavuk çimin içinde küçük kırmızı bir solucan buldu.