Examples of using "Chuchota" in a sentence and their turkish translations:
Alice "Mary?" diye fısıldadı.
Profesörlerden biri fısıldadı.
İş arkadaşlarından biri fısıldadı.
O, "seni seviyorum" diye fısıldadı.
"Seni seviyorum" diye fısıldadı.
O onu kulağıma fısıldadı.
Tom Mary'nin kulağına bir şeyler fısıldadı.
O bana bir şey fısıldadı.
O, ona bir şey fısıldadı.
O, ona bir şey fısıldadı.
Kulağıma "Seni seviyorum" diye fısıldayıp ardından beni yanağımdan öptü.
Tom Mary'nin kulağına bir şeyler fısıldadı ve o, başını salladı.
O, bana aç olduğunu fısıldadı.
O onun kulağına bir şey fısıldadığında, o sanki hipnotize olmuş gibi, tam onun söylediği gibi hareket etti.