Examples of using "Viikolla" in a sentence and their turkish translations:
Toplantıyı bir haftalığına erteledik.
Önümüzdeki hafta geri dönüyorum.
Haftaya görüşürüz!
Haftaya görüşürüz.
Geçen hafta tanıştık.
Geçen hafta yağmur yağdı.
Gelecek hafta dondurabilir.
O gelecek hafta bir parti verecek.
Tom'un doğum günü önümüzdeki hafta.
Geçen hafta otuzuncu doğum günüm vardı.
Bill gelecek hafta geri gelecek.
Gelecek hafta meşgul olacağım.
Önümüzdeki hafta ne oluyor?
Tom bu hafta istifa etti.
Gelecek hafta Boston'a döneceğiz.
Tom geçen hafta geldi.
Geçen hafta onu gördüm.
Gelecek hafta don olabilir.
Testler önümüzdeki hafta başlar.
Tom bu hafta meşguldü.
O geçen haftaydı.
Meclis geçen hafta yeni yasayı onayladı.
Gelecek hafta görüşürüz.
Önümüzdeki hafta onu ayrıntılı olarak açıklayacağım.
Tom geçen hafta Boston'a gitti.
Ben geçen hafta Çince öğrenmeye başladım.
Geçen hafta otuz yaşına girdim.
Geçen hafta onun kız kardeşiyle buluştum.
Geçen hafta bir dişimi çektirdim.
O, geçen hafta Amerika'ya gitti.
Gelecek hafta Boston'a gitmeyeceğim.
Geçen hafta kaç para harcadın?
Biz, gelecek hafta yeni bir araba alacağız.
Gelecek hafta tekrar gelmek isterim.
Bu hafta Boston'da buluşacağız.
Tom'un karısı geçen hafta öldü.
Gelecek hafta yeni bir işe başlayacağım.
Geçen hafta onun kız kardeşini görmeye gittim.
O adam gelecek hafta duruşmaya gidiyor.
O, gelecek hafta bir ameliyat olmak zorundadır.
Önümüzdeki hafta New York'a gidiyorum.
Bu hafta üç günlük bir hafta sonu yaşıyoruz.
Onlar geçen hafta Fuji dağı'na tırmandılar.
Geçen hafta her gün pizza yedim.
Gelecek hafta Vancouver'a gideceğim ve küçük kız kardeşimi ziyaret edeceğim.
Bu hafta iki taraf temaslarda bulunur.
Taro geçen hafta kullanılmış bir araba aldı.
Bu geçen hafta çok şey oldu.
Babam önümüzdeki hafta yurt dışına gitmek niyetinde.
Tom ve Mary geçen hafta ayrıldı.
Tom, bu hafta yapacak bir sürü iş var.
Onu bu hafta yapmak zorundayız.
Bakan önümüzdeki hafta Meksika'yı ziyaret edecektir.
Gelecek hafta Boston'a gidiyorsun, değil mi?
Önümüzdeki hafta tekrar İngilizce sınavına girmek zorundayım.
Geçen hafta neden bu kadar mutluydular?
Geçen hafta size yardım edebildiğime memnun oldum.
Ben sadece bu haftaki toplantıya katılamayacağımı sana söylemek için uğradım.
Fransızca konuşan rahip gelecek hafta burada olacak.
Tom ve ailesi bu haftanın başlarında 20 baş sığır sattı.
Tom gelecek hafta Boston'a gitmeyi planlıyor, değil mi?
Tom geçen hafta Mary ile birlikte Boston'da olabilir.
Kötü bir soğuk algınlığı bu hafta çalışmamı engelledi.
Tom bu hafta ikinci kez buradaydı.
Geçen hafta Bay Wood'a yazdım ve sana çiftlikte bir iş vermesini istedim.
Gelecek hafta Boston'da olmayı planlamadığını Tom'a söylemelisin.
Bir hafta sonra, Londra'da olacağım.