Examples of using "Ensi" in a sentence and their turkish translations:
Gelecek hafta görüşürüz.
Bu hafta sonunu iple çekiyorum.
Önümüzdeki hafta geri dönüyorum.
Haftaya görüşürüz!
Gelecek ay taşınacağım.
Haftaya görüşürüz.
Gelecek yıl döneceğiz.
O gelecek sefer işe yarayacak.
- Gelecek çarşamba görüşürüz.
- Önümüzdeki çarşamba görüşürüz.
Gelecek hafta dondurabilir.
Gelecek haftaya kadar şiiri ezberle.
O gelecek hafta bir parti verecek.
Ama artık... İlk defa olarak...
Gelecek Pazartesi okul başlar.
Yaz tatili gelecek Pazartesi başlar.
Komite gelecek Cuma toplanacak.
Mary'nin önümüzdeki ay bir bebeği olacak.
Bill gelecek hafta geri gelecek.
Gelecek hafta meşgul olacağım.
Gelecek Cumartesi bir akşam yemeği verilecek.
Önümüzdeki hafta ne oluyor?
Gelecek yıl, üniversiteye başlayacağız.
Gelecek yıl Osaka'da çalışacağım.
Gelecek hafta Boston'a döneceğiz.
Gelecek hafta sonu yürüyüşe gidelim.
Gelecek Cumartesi bir akşam yemeği verilecek.
Biz gelecek ay Estonya'ya seyahat edeceğiz.
Gelecek yıl daha kötü olacak.
Gelecek hafta yoğun olacak.
Önümüzdeki pazartesi ne yapıyorsun?
Gelecek yıl Avustralya'ya gidiyorum.
Gelecek yıl Hawaii'ye gidiyorum.
Ben ilk kez böyle bir şey gördüm.
Gelecek hafta don olabilir.
Testler önümüzdeki hafta başlar.
O, gelecek yıl yurtdışına seyahat edecek.
Onunla nerede tanıştın? Hatırlıyor musun?
Onları ilk olarak ne zaman gördünüz.
O, gelecek bahar emekli olur.
Önümüzdeki ayın başında Estonya'ya geziye gideceğiz.
Biz gelecek ayın sonunda Estonya'ya seyahat edeceğiz.
Önümüzdeki hafta onu ayrıntılı olarak açıklayacağım.
O gelecek yıl Amerika Birleşik Devletleri'ne gidecek mi?
Bu yönetmelik önümüzdeki yıl yürürlüğe girecek.
Başvurmak için son gün önümüzdeki cuma.
Gelecek hafta sonu birlikte biraz zaman geçirelim.
Bu gece senin kanepede uyuyabilir miyim?
Tom gelecek hafta sonu Boston'da olacak.
Gelecek ay evlenecekler.
Ken gelecek yıl on beş olacak.
Önümüzdeki şubat ayında on yedi yaşında olacak.
Tom gelecek yıl Fransızca öğrenecek.
Gelecek ay burada olmayacağım.
Önümüzdeki Pazar yürüyüşe gidebilir miyim?
O ilk görüşte aşktı.
Tom gelecek ay evlenecek.
Bir dahaki sefer olmayacak.
Gelecek yıl zor olacak.
Gelecek sefer onu düşürmeyin.
Tom gelecek ay evlenecek.
Tom gelecek ay Boston'a gidiyor.
Gelecek hafta Boston'a gitmeyeceğim.
Kuzenim gelecek ay bir çocuk sahibi oluyor.
Gelecek yıl Amerika'ya gidecek misin?
Önümüzdeki yaz ne yapmak istiyorsun?
Gelecek yıl Amerika'ya gidecek mi?
Biz, gelecek hafta yeni bir araba alacağız.
Gelecek yıl gidiyoruz.
Gelecek hafta tekrar gelmek isterim.
Gelecek hafta yeni bir işe başlayacağım.
Tom önümüzdeki yıl gidiyor.
Birbirimizle ilk kez nerede tanıştığımızı hatırlıyor musun?
Gelecek nisan ayında iki yıldır burada yaşamakta olacağız.
Tom gelecek yıl yeni bir ev satın alıyor.
Tom ve Mary'nin önümüzdeki ay bir bebekleri olacak.
Gelecek pazar Londra'ya gideceksin, değil mi?
O adam gelecek hafta duruşmaya gidiyor.
Derginin son basımı gelecek pazartesi yayınlanacak.
O, gelecek hafta bir ameliyat olmak zorundadır.
Önümüzdeki hafta New York'a gidiyorum.
Gelecek hafta Vancouver'a gideceğim ve küçük kız kardeşimi ziyaret edeceğim.
Bu yönetmelik gelecek yıldan itibaren yürürlüğe girecek.
Fransa cumhurbaşkanı gelecek ay Japonyayı ziyaret edecek.
- Önümüzdeki pazartesiye kadar kimseye söylemeyelim.
- Önümüzdeki pazartesiye kadar kimseye anlatmayalım.
- Önümüzdeki pazartesiye kadar kimselere söylemeyelim.
Gelecek hafta sonu Boston'a gitmeyeceğim.
Tom'un gelecek hafta sonu ne yapacağını merak ediyorum.
Carol önümüzdeki ay Miami'yi ziyaret edecek.
Kız kardeşim gelecek yaz 13 yaşında olacak.
Gelecek sefer daha iyi yapmalıyım.
Tom gelecek ay burada olmayacak.
Bir dahaki sefere, bu kadar erken gelme.
Önümüzdeki Pazar amcamızı ziyaret edeceğiz.
- Pazartesi günü sana nasıl paten yapılacağını öğreteceğim.
- Gelecek Pazar size nasıl kayılacağını öğreteceğim.
Babam önümüzdeki hafta yurt dışına gitmek niyetinde.
Gelecek yıl için bütçemizi ikiye katlamak zorunda kalacağız.
İlk bakışta, Tom'un önerisi mümkün görünüyordu.
Tom gelecek yıl yüz yaşında olacak.