Examples of using "Viettävät" in a sentence and their turkish translations:
Makaklar, bu termal havuzda saatlerce kalır.
Filler gündüzleri vakitlerinin çoğunu gölgede beslenerek geçirir.
Tom ve Mary her yıl birlikte Noel'i kutlarlar.
Tom ve Mary birlikte çok zaman harcıyorlar. Ben onların aşık olduklarını düşünüyorum.