Examples of using "Tuottaa" in a sentence and their turkish translations:
Fabrika cephane üretir.
Bu firma, televizyon üretiyor.
Bu bölge, değerli madenler üretir.
Fransızca dilbilgisinden sıkıntı çekiyorum.
Ailemi hayal kırıklığına uğratmak istemiyordum.
- Bu fabrika günde 500 otomobil üretir.
- Bu fabrika günde 500 otomobil üretiyor.
Bu ağaç birçok iyi meyve verir.
Tom Mary'yi hayal kırıklığına uğratmak istemedi.
Ama tek bir tanesi bir milyon incir üretebilir.
İçindeki Contractin A kasılmaya, Peditoksin ise kıvranmaya sebep oluyor.
Herhangi bir soruna yol açmak istemiyoruz.
Eğer alerjiniz varsa, bir restoranda yemek büyük bir acıdır.
Ebeveynlerimi hayal kırıklığına uğratmak istemiyorum.
Onları üretmek için en ucuz yer olduğundan dolayı elbiselerimizin çoğu Bengladeş'te yapılırlar.
1,5 metre uzunluğundaki, 100 kiloluk bu görkemli memeli, çok rahat bir şekilde ölümcül yaralar verebilir.