Examples of using "Tien" in a sentence and their turkish translations:
Hangi yoldan gideceksin?
Derhal gel.
Top, yolun karşısına yuvarlandı.
Kaldırımın karını temizlediler.
Caddenin her bir tarafında kiraz ağaçları var.
Tokyo Kulesi'ne giden yolu söyler misiniz?
Bana limana giden yolu gösterir misiniz?
Bana yolu gösterecek nezaketi vardı.
Bana istasyona giden yolu söyler misiniz?
Yolun iki tarafında da kiraz ağaçları var.
Ama yolun karşı tarafında.
O, yaşlı bir adamın yolu geçmesine yardım etti.
Tom'un cesedi ıssız bir yolda bulundu.
- Yolu karşıdan karşıya geçmemde yardımcı olduğun için teşekkür ederim.
- Yolu geçmeme yardımcı olduğun için teşekkürler.
- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar.
- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafından giderler.
- Onun evi nehrin karşı tarafında.
- Onun evi caddenin karşısındadır.
Az önce yolda koşan bir tilki gördüm.
Üzgünüm ama bana sonraki köyün yolunu gösterebilir misiniz?
John, zil çalar çalmaz ayağa fırladı.
Öğrenci bana yolu gösterecek kadar kibardı.
Jim caddeyi geçmeden önce sağa ve sola baktı.
Kalın ağaç örtüsünün altında büyümeyen taze çimenle dolu burası.
Bu yolun genişliği nedir?
Hemen evlenmek istiyordu.
öyle sağlam bir yol yaptım ki küçük araçlar bile güvenle geçebilir.
- Tom çocukken, onun karşısındaki caddede yaşayan kıza saplantılı oldu.
- Tom çocukken, sokağın karşı tarafında yaşayan kıza kafayı takmıştı.
"Tavuk neden yolun karşısına geçti?" çok meşhur ve bolca cevabı olan bir İngiliz bilmecesidir.