Examples of using "Ostettava" in a sentence and their turkish translations:
- Süt, yumurta, tereyağı ve benzeri şeyleri satın almalısınız.
- Süt, yumurta, tereyağı ve daha nicesini alman gerekiyor.
Bu yıl bir araba almam gerekiyor.
Er ya da geç, şu an sahip olduğumuz TV çok eski bir model olduğu için yeni bir televizyon almak zorunda kalacağız.