Examples of using "Minuun" in a sentence and their turkish translations:
Bana güveniyor musun?
Ben vuruldum.
Bana güven!
Hadi, güven bana.
Lütfen bana mektupla ulaşın.
Bana dokunma.
Lütfen benimle posta yoluyla irtibata geçiniz.
Hırsını benden alma.
Çok eziyetli. Onu durdurun!
Ellerini üzerimden çek.
Bana güvenebilirsin.
Bana güvenebilirsin.
Beni yıldırım çarptı.
Bana aşık olma.
Bu beni etkileyecek mi?
Tom bana güveniyordu.
Tom bana güveniyor.
Ben incindim.
Bana güvenmelisin.
Bu konuda bana güven.
- Bana güvenmelisin.
- Bana güvenmek zorundasın.
Bana bakar mısın, Tom?
Tom bana güvenmez.
Keşke bana güvensen.
Benimle irtibat kurabilirsin.
Bana hiç dokunma.
Onlar bana güvenmiyorlar.
Beni etkilemek ister misin?
Senin kuralların benim için geçerli değil.
Amy gülümseyerek bana baktı.
Tom bana aşık oldu.
Soğuk algınlığını bana bulaştırdın.
Eski arkadaşlar bana uğradı.
Benimle iletişimi koparmayın.
Yarın benimle temas kurabilirsiniz.
Senin bana aşık olduğunu biliyorum.
Neden bana güvenemiyorsun?
Bana dokunma, seni domuz!
Sadece bana güvenmek zorunda kalacaksın.
- Kuralların bana işlemez.
- Kuralların benim için geçerli değil
Tom bana aşık değil.
Onun konuşmasından çok etkilendim.
Tom'un Fransızcasından etkilendim.
Tom bana hiç güvenmedi.
Çölün durgunluğu beni bunalttı.
Burada olduğun zaman benimle temasa geç.
Bu kitap gerçekten aklımı başımdan aldı.
- Ellerini üzerimden çek.
- Çek ellerini üzerimden.
Tom asla bana tekrar inanmayacak.
Seni hayal kırıklığına uğrattım mı?
Aramızda kalsın, John'un fikri pek ilgimi çekmiyor.
Fransızca'nızdan çok etkilendim.
- Beni yalnız bırak.
- Bana dokunma.
- Bırak beni.
Hastanedeyim. Yıldırım çarptı.
Mavi renk gibi, kakımlar da temel düzeyde bana hitap eden şeylerden biridir.
- Bana mı gönderme yapıyorsun?
- Bana atıfta bulunuyor musun?
Bu tür resim bana hitap etmez.
- Bana dikkatini vermen için ne yapabilirim?
- Bana kulak asman için ne yapabilirim?
- Aramızda kalsın, Tom'un fikri bana pek cazip gelmiyor.
- Senin ve benim aramda, Tom'un fikri pek ilgimi çekmiyor.
Artık bana aşık değil misin?
Aramızda kalsın, onun fikri pek hoşuma gitmedi.
Tom bana su çiçeği bulaştırdı.
Çek ellerini üzerimden.