Examples of using "Maksamaan" in a sentence and their turkish translations:
Zarar bize çok paraya mal olacak.
Faturayı ödemem konusunda ısrar etti.
Ülke borçlarını ödeyemedi.
Bu tam olarak neye mal olacak?
- Bütün bu kaça mal olacak?
- Bütün bunlar kaça mal olur?
- Tüm bunlar kaça patlar?
- Bunların hepsi ne kadara patlar?
- Tom biletin maliyetinin ne olacağını bilmiyor.
- Tom biletin ne kadara mâl olacağını bilmiyor.
Tom böyle yüksek bir fiyatı ödemek için istekli değildi.
O, yeni evin yaklaşık otuz milyon yene mal olacağını tahmin ediyor.
Tom cezalarını ödeyemediği için 200 dolar para cezasına çarptırıldı.
Tom Mary'ye bakıcıya ödeme yapmasına yardım etmeyi önerdi.
Mikrofonun ek ücrete tabi olduğunu unutmak kolay.