Examples of using "Lainannut" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir masa ödünç aldım.
İki tane kitap ödünç aldım.
Bir araba ödünç aldım.
Kitapları ödünç verme; hiç kimse onları geri vermez. Kütüphanemde hala kalan kitaplar diğer insanlardan ödünç aldıklarımdır.