Examples of using "Lähetti" in a sentence and their turkish translations:
Mary Tom'a bir fotoğrafını gönderdi.
Tom Mary'ye bir özçekim gönderdi.
Tom bana bir not gönderdi.
O beni gönderdi.
Seni kim gönderdi?
Tom'u kim gönderdi?
Bana bir mektup gönderdi.
- O bana bir hediye gönderdi.
- O bana bir hediye yolladı.
- Bana bir hediye göndermiş.
O, sana en iyi dileklerini gönderdi.
Tom Mary'ye bir hediye gönderdi.
Tom bunu sana gönderdi.
Bu mesajı kim gönderdi?
Teyzem bana bir doğum günü hediyesi gönderdi.
Tom Mary'ye bir cep telefonu mesajı gönderdi.
Tom bana onu gönderdi.
O ona bir kartpostal gönderdi.
O sana resimlerini ne zaman gönderdi?
O, şirketi tarafından Kazakistan'a gönderildi.
- Tom bana ilginç bir metin gönderdi.
- Tom bana ilginç bir yazı gönderdi.
Doktor canlı hastayı morga gönderdi.
Tom mektubu yanlış adrese gönderdi.
O, bana kısa bir not gönderdi.
Tom şirketi tarafından Boston'a gönderildi.
Babam bana çok para verdi.
O, çiçekleri kimin gönderdiğini bilmek istiyor.
Tom kız arkadaşı yerine patronuna bir e-posta gönderdi.
Nikolas, Avusturya egemenliğine karşı çıkan bir Macar isyanını bastırmak için asker gönderdi
Tom kendi resmini çekti ve onu kız arkadaşına gönderdi.
Mary kendi resmini çekti ve onu Tom'a gönderdi.
Tom köpeğinin bir resmini çekti ve onu Mary'ye gönderdi.
O, o kadar meşguldu ki kendisi gitmek yerine oğlunu gönderdi.
Mary telefonunda kendi resmini çekti ve onu Tom'a gönderdi.
Tom şarkı söyleyen ve danseden bir videosunu You Tube'a postaladı ve o internette yayıldı.